Öğrenciler aralarında tartışmaya başladılar. “Ekmek almadık diye öyle konuşuyor” dediler.
Luka 12:17 - Temel Türkçe Tercüme Kendi kendine düşünmüş: ‘Ne yapacağım? Ürünümü saklayacak yerim yok!’ Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Adam kendi kendine, ‘Ne yapacağım? Ürünlerimi koyacak yerim yok’ diye düşündü. Turkish Bible Old Translation 1941 ve o, içinden: Ne yapayım? çünkü mahsulümü koyacak yerim yok, diyerek düşünüyordu. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Адам кенди кендине, ‚Не япаджаъм? Юрюнлерими кояджак йерим йок‘ дийе дюшюндю. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Adam içinden, ‘Ne yapacağım ben?’ diyordu, ‘Çünkü ürünlerimi koyacak yerim yok!’ Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Adam içinden, ‘Ne yapacağım? Çünkü ürünlerimi koyacak yerim yok’ dedi. |
Öğrenciler aralarında tartışmaya başladılar. “Ekmek almadık diye öyle konuşuyor” dediler.
Bir Tevrat uzmanı ayağa kalktı. İsaʼyı denemek amacıyla, “Öğretmen” dedi. “Sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?”
Sonra, ‘Evet’ demiş. ‘Ne yapacağımı biliyorum: ambarlarımı yıkıp daha büyüklerini yapacağım. Bütün buğdayımı ve mallarımı orada saklayacağım.
Sonra İsa öğrencilerine şunu söyledi: “Bu yüzden size derim ki, ne yiyeceğiz diye canınızı sıkmayın. Ne giyeceğiz diye de bedeniniz için kaygılanmayın.
Mallarınızı satın, parasını fakirlere verin. Eskimeyen keseler alın. Gökte hiç eksilmeyen bir servet toplayın. Oraya hırsız giremez, böcek de yiyip bitiremez.
Yönetici de kendi kendine demiş: ‘Ne yapsam, acaba? Efendim yöneticiliği elimden alıyor. Toprak kazmaya kuvvetim yok, dilencilik yapmaya da yüzüm yok.
Ben size diyorum ki: dünya malını kendinize arkadaşlar edinmek için kullanın, öyle ki, malınız yok olunca, sonsuza kadar kalıcı evlere kabul edilesiniz.
İsa bunu duyunca ona şöyle dedi: “Daha bir eksiğin var: bütün malını sat ve fakirlere dağıt. İşte o zaman gökte hazinen olacak. Sonra gel, benim peşime düş.”
Efendisi ona ‘Aferin, iyi köle’ demiş. ‘Küçük işte güvene layık çıktığın için, on şehir üzerine yetkili olursun.’
O da onlara şu cevabı verirdi: “Kimin iki gömleği varsa bir tanesini hiç gömleği olmayana versin. Aynı bunun gibi kimin yiyeceği varsa onu hiç yiyeceği olmayanla paylaşsın.”
Halk bunu işitince yüreklerine bıçak saplanmış gibi oldu. Petrusʼa ve öbür elçilere sordular: “Kardeşler, ne yapmalıyız?”
Allahʼın kutsal halkından muhtaç durumda olanlara yardım edin. Misafir kabul etmeye önem verin.
Bu dünyada zengin olanlara şöyle emret: Gururlu olmasınlar, yok olup giden zenginliğe değil, Allahʼa güvensinler. O, hayatın tadını çıkaralım diye her ihtiyacımızı bol bol karşılar.
Sevginin ne olduğunu şundan anlıyoruz: Mesih bizim için canını verdi. Bizim de imanlı kardeşlerimiz için canımızı vermemiz lazım.