Tanrı ona şöyle dedi: "Madem ki bu şeyi istedin, ancak kendin için uzun ömür istemedin, kendin için zenginlik istemedin, düşmanlarının yaşamını da istemedin, ancak doğruyu ayırt etmek üzere kendin için anlayış istedin.
Yakub 4:3 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) İsteyince de alamıyorsunuz, çünkü yanlış niyetle, kendi zevkleriniz için kullanmak üzere istiyorsunuz. Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Dilediğiniz zaman da dileğinize kavuşamıyorsunuz. Çünkü kötü amaçla, tutkularınız uğruna kullanmak için diliyorsunuz. Turkish Bible Old Translation 1941 Diliyorsunuz ve almıyorsunuz, çünkü zevklerinizde sarfetmek için fena yolda diliyorsunuz. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Диледииниз заман да дилеинизе кавушамъйорсунуз. Чюнкю кьотю амачла, туткуларънъз уруна кулланмак ичин дилийорсунуз. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar İsteyince alamıyorsunuz, çünkü tutkularınız uğruna kullanmayı arzulayarak kötü amaçla istiyorsunuz. Temel Türkçe Tercüme Dileseniz bile alamıyorsunuz. Çünkü kötü niyetle diliyorsunuz. Dilediğiniz şeyleri sadece zevklerinize harcamak istiyorsunuz. |
Tanrı ona şöyle dedi: "Madem ki bu şeyi istedin, ancak kendin için uzun ömür istemedin, kendin için zenginlik istemedin, düşmanlarının yaşamını da istemedin, ancak doğruyu ayırt etmek üzere kendin için anlayış istedin.
Feryat ettiler ama kurtaracak kimse yoktu, Yahve’yi bile çağırdılar ama O yanıt vermedi.
O zaman beni çağıracaksınız, Ama yanıtlamayacağım. Beni canla başla arayacaksınız, Ama bulamayacaksınız,
Bu yüzden Yahve şöyle diyor, ‘İşte, onların üzerine kaçıp kurtulamayacakları bir kötülük getireceğim; Bana feryat edecekler, ama ben onları dinlemeyeceğim.
Bu yüzden bu halk için dua etmeyin, onlar için feryat veya yakarış yükseltmeyin; çünkü sıkıntılarından dolayı bana feryat ettikleri zaman onları dinlemeyeceğim.
Oruç tuttuklarında feryatlarını duymayacağım, yakmalık sunu ve tahıl sunusu sunduklarında onları kabul etmeyeceğim; ama onları kılıçla, kıtlıkla ve vebayla tüketeceğim."
Ama Yeşua “Siz ne dilediğinizi bilmiyorsunuz. Benim içmek üzere olduğum kâseden içebilir misiniz, benim edilmek üzre olduğum vaftizle vaftiz edilebilir misiniz?” dedi. Ona, “Yapabiliriz” dediler.
Yeşua onlara, “Siz ne istediğinizi bilmiyorsunuz. Benim içtiğim kâseden içebilir ve benim vaftiz olacağım vaftizle siz vaftiz olabilir misiniz?” dedi.
Birkaç gün sonra, küçük oğul her şeyini toplayıp uzak bir ülkeye gitti. Orada sefahat içinde bir yaşam sürerek varını yoğunu çarçur etti.
Oysa malını fahişelerle yiyip bitiren şu oğlun gelince, onun için besili danayı kestin.’”
Aranızdaki çatışmalar ve kavgalar nereden geliyor? Bedeninizin üyelerinde savaşan tutkularınızdan değil mi?
O’ndan ne dilersek alırız. Çünkü O’nun buyruklarını yerine getiriyor, O’nu hoşnut eden şeyleri yapıyoruz.