“Onu, ev halkını, sahip olduğu her şeyi sen çitle çevirip korumadın mı? Elleriyle yaptığı her şeyi bereketli kıldın. Sürüleri bütün ülkeye yayıldı.
Vahiy 9:4 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Çekirgelere yeryüzündeki otlara, herhangi bir bitki ya da ağaca değil de, yalnız alınlarında Tanrı'nın mührü bulunmayan insanlara zarar vermeleri söylendi. Turkish Bible Old Translation 1941 Ve onlara denildi ki, yerin otuna, bir yeşil şeye, ve bir ağaca değil, ancak alınları üzerinde Allahın mührü olmıyan adamlara zarar versinler. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Чекиргелере йерйюзюндеки отлара, херханги бир битки я да ааджа деил де, ялнъз алънларънда Танръ'нън мюхрю булунмаян инсанлара зарар вермелери сьойленди. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Kendilerine yeryüzünün otuna, hiçbir yeşilliğine, hiçbir ağacına dokunmamaları bildirildi. Yalnız, alınlarında Tanrı'nın mührü olmayan insanlara dokunmaları söylendi. Temel Türkçe Tercüme Çekirgelere şöyle emredildi: “Yeryüzündeki otlara, herhangi bir bitki ya da ağaca zarar vermeyin. Sadece alınlarında Allahʼın mührü olmayan insanlara zarar verin.” Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Çekirgelere yeryüzündeki otlara, hiçbir yeşile, hiçbir ağaca zarar vermemeleri, yalnızca alınlarında Tanrı’nın mührü olmayan insanlara zarar vermeleri söylendi. |
“Onu, ev halkını, sahip olduğu her şeyi sen çitle çevirip korumadın mı? Elleriyle yaptığı her şeyi bereketli kıldın. Sürüleri bütün ülkeye yayıldı.
RAB Şeytan'a, “Peki” dedi, “Sahip olduğu her şeyi senin eline bırakıyorum, yalnız kendisine dokunma.” Böylece Şeytan RAB'bin huzurundan ayrıldı.
İnsanların gazabı bile sana övgüler doğuruyor, Gazabından kurtulanları çevrene topluyorsun.
RAB Mısırlılar'ı öldürmek için gelecek, kapılarınızın yan ve üst sövelerindeki kanı görünce üzerinden geçecek, ölüm saçanın evlerinize girip sizi öldürmesine izin vermeyecek.
“Yeruşalim Kenti'nin içinden geç, orada yapılan iğrenç şeylerden ötürü dövünüp ağlayanların alınlarına işaret koy” dedi.
“Yaşlıyı, genci, genç kızı, kadını, çocukları öldürün. Yalnız alınlarında işaret olanlara dokunmayın. İşe tapınağımdan başlayın.” Onlar da tapınağın önünde duran İsrail ileri gelenlerinden işe başladılar.
Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar.
Sonra Kuzu'nun Siyon Dağı'nda durduğunu gördüm. O'nunla birlikte 144 000 kişi vardı. Alınlarında kendisinin ve Babası'nın adları yazılıydı.
Dört yaratığın ortasında sanki bir sesin şöyle dediğini işittim: “Bir ölçek buğday bir dinara, üç ölçek arpa bir dinara. Ama zeytinyağına, şaraba zarar verme!”
Bundan sonra yeryüzünün dört köşesinde duran dört melek gördüm. Bunlar karaya, denize ya da herhangi bir ağaç üzerine esmesin diye, yeryüzünün dört rüzgarını tutuyorlardı.
Birinci melek borazanını çaldı. Kanla karışık dolu ve ateş oluştu, yeryüzüne yağdı. Yerin üçte biri, ağaçların üçte biri ve bütün yeşil otlar yandı.