Senin ve soyunun Tanrısı olmak için benimle ve seninle ve senden sonra gelen soyunla yaptığım antlaşmayı kuşaklar boyu kalıcı bir antlaşma olarak sürdüreceğim.
Markos 10:14 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Ama Yeşua bunu görünce öfkelendi. Onlara, “Bırakın çocuklar bana gelsin!” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı’nın Krallığı böylelerine aittir. Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı'nın Egemenliği böylelerinindir. Turkish Bible Old Translation 1941 İsa bunu görünce, gücenip onlara dedi: Bırakın, çocuklar bana gelsinler; onlara mani olmayın; çünkü Allahın melekûtu bu gibilerindir. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Иса буну гьорюндже къздъ. Ьоренджилерине, „Бъракън, чоджуклар бана гелсин“ деди. „Онлара енгел олмайън! Чюнкю Танръ'нън Егеменлии бьойлелерининдир. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar İsa bunu görünce kızarak, “Çocukları bırakın bana gelsinler” dedi, “Onlara engel olmayın. Çünkü Tanrı'nın Hükümranlığı böylelerinindir. Temel Türkçe Tercüme İsa bunu görünce kızdı. Onlara şöyle dedi: “Bırakın, çocuklar bana gelsin. Onlara engel olmayın. Çünkü Allahʼın Krallığı çocuklar gibi olanlarındır. |
Senin ve soyunun Tanrısı olmak için benimle ve seninle ve senden sonra gelen soyunla yaptığım antlaşmayı kuşaklar boyu kalıcı bir antlaşma olarak sürdüreceğim.
Onları çocuklarından saklamayacağız, Yahve’nin övgülerini, Gücünü ve yaptığı şaşılası işleri, Gelecek kuşağa anlatacağız.
Boşuna emek vermeyecekler, felaket için de doğurmayacaklar. Çünkü onlar, kendileriyle birlikte torunları da, Yahve'nin kutsanmışlarının soyudur.
Ama yakalanacaklarını ya da öldürüleceklerini söylediğiniz çocuklarınızı oraya götüreceğim ve sizin reddettiğiniz ülkeyi onlar bilecekler.
Bu küçüklerden birini hor görmekten sakının! Çünkü size derim ki, onların gökteki melekleri, gökteki Babam’ın yüzünü her zaman görürler.
Bu nedenle, her kim bu küçük çocuk gibi alçakgönüllü olursa, Göğün Krallığı'nda en büyük odur.
Ama Yeşua, “Bırakın küçük çocukları, bana gelmelerine engel olmayın” dedi. “Çünkü Cennetin Krallığı böylelerinindir.”
Onlara öfkeyle baktı. Çünkü yüreklerinin katılığı O’nu kederlendirmişti. Adama, “Elini uzat” dedi. Uzattı ve eli eski haline dönüp diğer eli gibi sağlam oldu.
Ama Yeşua dönüp diğer öğrencilerine baktı; Petrus’u azarlayarak, “Çekil önümden Şeytan! Çünkü düşündüklerin Tanrı’nın değil, insanın şeyleridir” dedi.
Yeşua ona, “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça, Tanrı’nın Krallığı'nı göremez” dedi.
Yeşua şöyle yanıt verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse sudan ve Ruh’tan doğmadıkça, Tanrı’nın Krallığı'na giremez.
Çünkü bu vaat size, çocuklarınıza ve Tanrımız Efendi’nin kendine çağıracağı uzaktaki herkesedir.”
Sizler peygamberlerin ve Tanrı’nın Avraham’a, ‘Yeryüzündeki bütün aileler senin soyun aracılığıyla kutsanacak’ diyerek atalarımızla yaptığı antlaşmanın çocuklarısınız.
Müjde’ye gelince onlar sizin uğrunuza düşman oldular. Ama seçime gelince ataları uğruna onlar sevgililerdir.
Kardeşler, düşüncelerinizde çocuklar gibi olmayın. Kötülük karşısında küçük çocuklar gibi, ama düşüncelerinizde olgun olun.
Çünkü iman etmeyen erkek karısı sayesinde, iman etmeyen kadın da kocası sayesinde kutsanır. Yoksa çocuklarınız kirli olurdu, ama şimdi kutsaldırlar.
Sendeki içten imanı hatırlıyorum. Önce büyükannen Lois’de ve annen Evniki’de hayat bulan imanın şimdi sende de bulunduğuna eminim.
Mesih Yeşua’da olan iman aracılığıyla kurtuluş için seni bilge kılmaya yeterli olan Kutsal Yazılar’ı çocukluğundan beri biliyorsun.
Moşe'nin buyurduklarından, kadınlarla, çocuklarla ve aralarında bulunan yabancılarla birlikte, bütün İsrael topluluğunun önünde, Yeşu'nun okumadığı tek bir söz kalmadı.
Eğer gerçekten Efendi’nin iyiliğini tattıysanız, yeni doğan bebekler gibi, Söz’ün saf sütünü arzulayın ki, onunla büyüyesiniz.
Kadın adak adayıp şöyle dedi: “Ey Ordular Yahvesi, eğer hizmetkârının sıkıntısını gerçekten görür, beni hatırlar, hizmetkârını unutmaz ve hizmetkârına bir erkek çocuk verirsen, onu yaşamının bütün günlerinde Yahve'ye vereceğim, başına ustura değmeyecek.”
Ama Hanna çıkmadı, çünkü kocasına, “Çocuk sütten kesilinceye kadar olmaz; onu o zaman Yahve'nin önünde görünsün diye getireceğim, sonsuza dek de orada kalacaktır" dedi.