“Rabbin Ruhu üzerimdedir: Bu sayede O beni meshetti. Öyle ki, Müjdeʼyi fakirlere duyurayım. Esirlere serbest bırakılacaklarını, körlere, göreceklerini bildirmem için beni göndermiştir. Öyle ki, ezilenleri özgürlüğe kavuşturayım
Vahiy 22:2 - Temel Türkçe Tercüme Şehrin anayolunun ortasından akıyordu. Irmağın her iki tarafında yaşam ağacı duruyordu. Ağaç yılda on iki defa meyve veriyor, her ay meyve üretiyordu. Ağacın yaprakları ise milletlerin şifası içindi. Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Kentin anayolunun ortasında akan ırmağın iki yanında on iki çeşit meyve üreten ve her ay meyvesini veren yaşam ağacı bulunuyordu. Ağacın yaprakları uluslara şifa vermek içindir. Turkish Bible Old Translation 1941 Ve ırmağın iki tarafında on iki çeşit meyva hasıl eden, ve her ay meyvasını veren hayat ağacı vardı; ve ağacın yaprakları milletlerin şifası içindi. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Кентин анайолунун ортасънда акан ърмаън ики янънда он ики чешит мейве юретен ве хер ай мейвесини верен яшам ааджъ булунуйорду. Ааджън япракларъ улуслара шифа вермек ичиндир. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Kentin ana caddesiyle ırmağın arasında yaşam ağacı duruyordu. Ağaç on iki ürün yetiştiriyordu. Her ay meyvesini veriyordu. Ağacın yapraklarıysa uluslara sağlık vermek içindi. Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Kentin ana yolunun ortasında, ırmağın iki yanında her ay meyve veren yaşam ağacı vardı. Ağaç on iki çeşit meyve üretiyordu. Yaprakları ulusların şifası içindi. |
“Rabbin Ruhu üzerimdedir: Bu sayede O beni meshetti. Öyle ki, Müjdeʼyi fakirlere duyurayım. Esirlere serbest bırakılacaklarını, körlere, göreceklerini bildirmem için beni göndermiştir. Öyle ki, ezilenleri özgürlüğe kavuşturayım
Mesih çarmıhta günahlarımızı kendi bedeninde yüklendi. Öyle ki, günahtan vazgeçip doğru bir hayat yaşayalım. Siz Mesihʼin yaralarıyla şifa buldunuz.
Kulağı olan herkes, Kutsal Ruhʼun topluluklara ne dediğini işitsin. Zafer kazananlara Allahʼın cennetinde bulunan yaşam ağacından yeme hakkını vereceğim.”
On iki kapı on iki inciydi. Her kapı birer inciden yapılmıştı. Şehrin ana caddesi cam gibi berrak, saf altındandı.
Milletler şehrin ışığında yürüyecekler. Dünyanın kralları da servetlerini oraya getirecekler.
Sonra melek bana yaşam suyundan bir ırmak gösterdi. Irmak kristal gibi parlaktı. Allahʼın ve Kuzuʼnun tahtından çıkıyordu.
Kaftanlarını yıkayanlara ne mutlu! Onlar yaşam ağacından yemeye hak kazanacak, kapılardan geçip şehre girecekler.
Eğer bir kişi bu peygamberlik kitabının sözlerinden bir şey çıkarırsa, Allah da o kişinin payını bu kitapta yazılı yaşam ağacından ve kutsal şehirden çıkaracak.