Yunus üç gün, üç gece deniz canavarının karnında kaldı. Aynı bunun gibi, İnsan Oğlu da üç gün üç gece yerin bağrında kalacak.
Filipililer 2:10 - Temel Türkçe Tercüme Öyle ki, İsa adı her anıldığında, gökte, yerde ve yer altında olan herkes diz çöksün, Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Öyle ki, İsa'nın adı anıldığında gökteki, yerdeki ve yer altındakilerin hepsi diz çöksün ve her dil, Baba Tanrı'nın yüceltilmesi için İsa Mesih'in Rab olduğunu açıkça söylesin. Turkish Bible Old Translation 1941 ta ki İsanın isminde bütün göktekiler ve yerdekiler ve yer altındakiler diz çöksün, Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Ьойле ки, Иса'нън адъ анълдъънда гьоктеки, йердеки ве йер алтъндакилерин хепси диз чьоксюн ве хер дил, Баба Танръ'нън йюджелтилмеси ичин Иса Месих'ин Раб олдууну ачъкча сьойлесин. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Öyle ki, İsa adına gökteki, yerdeki Ve yer altındaki her varlık diz çöksün Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Öyle ki, Yeşua’nın adında gökteki, yerdeki ve yer altındakilerin hepsi diz çöksün |
Yunus üç gün, üç gece deniz canavarının karnında kaldı. Aynı bunun gibi, İnsan Oğlu da üç gün üç gece yerin bağrında kalacak.
Dikenlerden bir taç örüp başına koydular. Sağ eline bir sopa verdiler. Oʼnunla alay etmek için, önünde diz çöküp, “Yaşasın Yahudilerin kralı!” dediler.
Oysa Allahʼın İlyasʼa verdiği cevap nedir? “Baal putunun önünde diz çökmemiş yedi bin kişiyi kendime ayırdım.”
Allah, zamanı gelince planını yerine getirecek. Bu plana göre göklerde ve yeryüzünde her şeyi Mesihʼin hükmü altında bir araya getirecek.
“Yücelere çıktı” sözü ne demek? Elbette Mesih ilk önce aşağılara, yani yeryüzüne indi demektir.
Fakat Allah, ilk doğan olarak her şeyi miras alan Oğluʼnu dünyaya gönderirken şöyle buyurur: “Allahʼın bütün melekleri Oʼna tapınsınlar.”
Deniz kendisinde bulunan ölüleri teslim etti. Ölüm ve ölüler dünyası da kendilerinde bulunan ölüleri teslim ettiler. Her biri yaptıklarına göre yargılandı.
Aynı anda yirmi dört ihtiyar, tahtta oturan, sonsuzlara kadar diri olan Allahʼın önünde yere kapanıyor ve sonsuzlara kadar diri Olanʼa tapınıyorlardı. Kazandıkları zafer taçlarını tahtın önüne serip şöyle diyorlar: