Vahiy 18:8 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Bu nedenle başına gelecek belalar –Ölüm, yas ve kıtlık– Bir gün içinde gelecek. Ateş onu yiyip bitirecek. Çünkü onu yargılayan Rab Tanrı güçlüdür. Turkish Bible Old Translation 1941 Bunun için onun belâları, ölüm ve matem ve kıtlık, bir günde gelecekler; ve ateşe yakılacaktır; çünkü ona hükmeden Rab Allah kudretlidir. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Бу неденле башъна геледжек белалар –Ьолюм, яс ве кътлък– Бир гюн ичинде геледжек. Атеш ону йийип битиреджек. Чюнкю ону яргълаян Раб Танръ гючлюдюр. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar İşte bunun içindir ki, büyük sıkıntılar başına bir günde gelecek. Ölüm, yas, kıtlık! Onu ateşte yanmak bekliyor. Çünkü onu yargılayan Tanrı güçlü olan Rab'dir.” Temel Türkçe Tercüme Bu yüzden başına belalar, yani ölüm, yas ve açlık tek bir günde gelecek. Ateş onu yiyip bitirecek. Çünkü onu yargılayan Rab Allah güçlüdür.” Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Bu nedenle bir gün içinde başına belalar gelecek. Ölüm, yas ve kıtlık, ateş de onu yakıp tüketecek çünkü onu yargılayan Efendi Tanrı güçlüdür. |
O gün RAB Livyatan'ı, o kaçan yılanı, Evet Livyatan'ı, o kıvrıla kıvrıla giden yılanı Acımasız, kocaman, güçlü kılıcıyla cezalandıracak, Denizdeki canavarı öldürecek.
Bunun için RAB İsrail'den başı da kuyruğu da Hurma dalını da sazı da Bir günde kesip atacak.
“İşte, sana karşıyım, ey küstah!” Diyor Rab, Her Şeye Egemen RAB. “Çünkü senin günün, Seni cezalandıracağım zaman geldi.
Ama onların Kurtarıcısı güçlüdür, O'nun adı Her Şeye Egemen RAB'dir. Onların ülkesine huzur, Babil'de yaşayanlaraysa kargaşalık getirmek için Davalarını hararetle savunacak.
Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Babil'in kalın surları yerle bir edilecek, Yüksek kapıları ateşe verilecek. Halkların çektiği emek boşuna, Ulusların didinmesi ateşe yarayacak.”
Babil'den kaçın! Herkes canını kurtarsın! Babil'in suçu yüzünden yok olmayın! Çünkü RAB'bin öç alma zamanıdır, Ona hak ettiğini verecek.
RAB ordusunun başında gürlüyor. Sayısızdır O'nun orduları Ve buyruğuna uyan güçlüdür. RAB'bin o büyük günü ne korkunçtur! O güne kim dayanabilir?
“Gördüğün canavarla on boynuz fahişeden nefret edecek, onu perişan edip çıplak bırakacaklar. Etini yiyip kendisini ateşte yakacaklar.
Onca büyük zenginlik Bir saat içinde yok oldu.’ “Gemi kaptanları, yolcular, tayfalar, denizde çalışanların hepsi, onu yakan ateşin dumanını görünce uzakta durup, ‘Koca kent gibisi var mı?’ diye feryat ettiler.
Başlarına toprak döktüler, yas tutup ağlayarak feryat ettiler: ‘Vay başına koca kent, vay! Denizde gemileri olanların hepsi Onun sayesinde, onun değerli mallarıyla Zengin olmuşlardı. Kent bir saat içinde viraneye döndü.’