Size doğrusunu söylüyorum: Kim şu tepeye ‘Kalk ve denize atıl!’ derse ve yüreğinde hiç şüphe etmeden söylediği şeyin olacağına iman ederse, onun söylediği olacak.
Vahiy 8:8 - Temel Türkçe Tercüme İkinci melek borazanını çaldı. O zaman alev alev yanan büyük dağa benzeyen bir şey denize atıldı. Denizin üçte biri kan oldu. Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 İkinci melek borazanını çaldı. Alev alev yanan, dağ gibi büyük bir kütle denize atıldı. Denizin üçte biri kana dönüştü. Turkish Bible Old Translation 1941 Ve ikinci melek boru çaldı, ve sanki ateşle yanan büyük bir dağ denizin içine atıldı; ve denizin üçte biri kan oldu; Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Икинджи мелек боразанънъ чалдъ. Алев алев янан, да гиби бюйюк бир кютле денизе атълдъ. Денизин ючте бири кана дьонюштю. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar İkinci melek boruyu öttürdü. Alev saçan, koskocaman dağa benzer bir külçe denize fırlatıldı. Denizin üçte biri kana dönüştü. Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) İkinci melek borusunu çaldı. Alev alev yanan, büyük bir dağa benzer bir kütle denize atıldı. Denizin üçte biri kana dönüştü. |
Size doğrusunu söylüyorum: Kim şu tepeye ‘Kalk ve denize atıl!’ derse ve yüreğinde hiç şüphe etmeden söylediği şeyin olacağına iman ederse, onun söylediği olacak.
İki şahit, peygamberlik ettikleri sürece yağmur yağmasın diye göğü kapatma yetkisine sahiptir. Bir de suları kana dönüştürmeye ve istedikleri zaman yeryüzünü her türlü belaya uğratmaya yetkileri vardır.
Ejderhanın kuyruğu yıldızların üçte birini gökten sürükledi ve onları yeryüzüne attı. Sonra ejderha doğum yapacak olan kadının önünde durdu. Kadın doğurur doğurmaz ejderha onun çocuğunu yutacaktı.
Birinci melek borazanını çaldı. O zaman kanla karışık ateş ve dolu meydana geldi. Bunlar yeryüzüne atıldı ve yeryüzünün üçte biri yandı. Ağaçların üçte biri ve bütün yeşil otlar yandı.
O dört melek tam o saat, o gün, o ay ve o yıl için hazırlanmıştı. İnsanların üçte birini öldürsünler diye serbest bırakıldılar.
Bu üç bela yüzünden insanların üçte biri öldürüldü. Atların ağzından çıkan ateşten, dumandan, kükürtten öldüler.