Vahiy 8:5 - Temel Türkçe Tercüme

⁵ Melek tütsü tasını aldı, onu kurban yerinde yanan korlarla doldurdu ve yeryüzüne fırlattı. O zaman gök gürlemesinin gümbürtüleri duyuldu, şimşekler çaktı ve yer sarsıldı.

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

⁵ Melek buhurdanı aldı, sunağın ateşiyle doldurup yeryüzüne attı. Gök gürlemeleri, uğultular işitildi, şimşekler çaktı, yer sarsıldı.

Turkish Bible Old Translation 1941

⁵ Ve melek buhurdanı aldı ve mezbahın ateşinden onu doldurdu, ve yer üzerine attı; ve gök gürlemeleri ve sesler ve şimşekler ve zelzele oldu.

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

⁵ Мелек бухурданъ алдъ, сунаън атешийле долдуруп йерйюзюне аттъ. Гьок гюрлемелери, уултулар ишитилди, шимшеклер чактъ, йер сарсълдъ.

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

⁵ Bunun ardından, melek buhurdanı alıp içine sunaktaki ateşten doldurdu ve yeryüzüne fırlattı. Gök gürlemeleri, sesler, şimşek parıltıları ve deprem oldu.

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

⁵ Melek buhurdanı aldı, sunağın ateşiyle doldurup yeryüzüne attı. Bunu gök gürlemeleri, sesler, şimşekler ve bir deprem izledi.

Vahiy 8:5 Referencias Cruzadas

Matta 24:7

Millet millete, devlet devlete saldıracak. Kimi yerlerde kıtlıklar ve depremler olacak.

Luka 12:49

“Ben dünyaya ateş yağdırmaya geldim. Keşke o ateş daha şimdiden alevlenmiş olsaydı.

Elçilerin İşleri 16:26

Aniden öyle büyük bir deprem oldu ki, hapishanenin temelleri sarsıldı. Birdenbire bütün kapılar açıldı ve herkesin zincirleri çözüldü.

Elçilerin İşleri 4:31

Onların duası bittikten sonra toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Kutsal Ruhʼla dolup Allahʼın sözünü cesaretle bildirmeye devam ettiler.

Vahiy 11:13

Hemen o saatte büyük bir deprem oldu. Şehrin onda biri yıkıldı. Depremde yedi bin kişi öldü. Geri kalanlar korkuya düştü ve gökte hüküm süren Allahʼı yücelttiler.

Vahiy 11:19

Allahʼın gökteki tapınağı açıldı. Tapınağındaki antlaşma sandığı gözüktü. O zaman şimşekler çaktı ve gök gürlemesinin gümbürtüleri işitildi. Deprem ve korkunç bir dolu fırtınası oldu.

Vahiy 4:5

Tahttan şimşekler çakıyor, gök gürlemesinin gümbürtüsü duyuluyordu. Tahtın önünde alev alev yanan yedi meşale vardı. Bunlar Allahʼın yedi ruhudur.

Vahiy 6:12

Kuzu altıncı mührü açınca baktım, büyük bir deprem oldu. Güneş keçi kılından yapılmış bir çuval gibi kapkara oldu. Ay tamamen kan rengine döndü.

Vahiy 8:3

Başka bir melek geldi ve kurban yerinin önünde durdu. Elinde altın bir tütsü tası vardı. Bu meleğe çok tütsü verilmişti. Tütsüyü imanlıların dualarına katıp tahtın önündeki altın tütsü masasında Allahʼa sunacaktı.