2. Timoteos 4:2 - Temel Türkçe Tercüme

² Allahʼın sözünü vaaz et. Zaman uygun olsun ya da olmasın bu hizmeti gayretle sürdür. İnsanlara günahlarını göster, onları azarla, cesaretlendir, tam bir sabırla eğit.

Turkish Bible Old Translation 1941

² kelâmı vâzet, vakitli vakitsiz sıkıştır, bütün tahammül ve talim ile tazir et, tekdir et, teşvik et.

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

² Tanrı'nın sözünü yay; zamanlı zamansız demeden onu anlat. Eksilmeyen bir sabırla öğretirken eleştir, payla, teşvik et.

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

² Sözü duyurun. Zamanlı zamansız demeden acil bir şekilde yapın. Tam bir sabırla eğiterek, ikna et, uyar ve teşvik et.

2. Timoteos 4:2 Referencias Cruzadas

Luka 7:23

Benim hakkımda şüpheye düşmeyene ne mutlu!”

Luka 7:4

İsaʼnın yanına geldikten sonra yüzbaşına yardım etmesi için Oʼna içtenlikle yalvardılar: “Bu adam senin yardımına layıktır.

Luka 9:60

İsa ona şöyle dedi: “Bırak, ölüler kendi ölülerini gömsünler. Ama sen git, Allahʼın Krallığıʼnı duyur.”

Elçilerin İşleri 13:5

Salamis şehrine varınca Yahudilerin toplantı yerlerinde Allahʼın sözünü duyurmaya başladılar. Yuhanna Markos onların yardımcısıydı.

Elçilerin İşleri 16:13

Şabat günü şehir kapısından çıkıp ırmak kenarına gittik. Orada bir dua yeri olacağını düşündük. Oturduk ve toplanmış olan kadınlarla konuşmaya başladık.

Elçilerin İşleri 20:7

Haftanın birinci günü ekmek bölmek için bir araya geldik. Pavlus imanlılara bir konuşma yaptı. Ertesi gün oradan ayrılacağı için konuşmasını gece yarısına kadar sürdürdü.

Elçilerin İşleri 28:16

Romaʼya geldiğimiz zaman, Pavlusʼun tek başına ev hapsinde kalmasına izin verildi. Sadece bir askerin gözetimi altındaydı.

Romalılar 10:15

Eğer Allah vaaz edenleri göndermezse nasıl vaaz edecekler? Aynı yazıldığı gibi: “İyi haber müjdeleyenlerin ayakları ne güzeldir!”

Romalılar 12:12

Umudunuz sizi sevindirsin. Eziyete dayanın. Devamlı kendinizi duaya verin.

Galatyalılar 6:6

Ders alan kişi Allahʼın sözünü öğretenle her çeşit nimeti paylaşsın.

Koloseliler 1:25

İmanlılar topluluğuna hizmetkâr oldum. Allah bu görevi bana sizin iyiliğiniz için verdi. Görevim Allahʼın haberini size tüm ayrıntılarıyla vaaz etmektir.

Koloseliler 4:3

Aynı zamanda bizim için de dua edin. Allah bize sözünü yaymamız için bir kapı açsın, öyle ki, Mesih hakkındaki sırrı açıklayalım. Bu gizli planı duyurduğum için hapse düştüm.

1. Selanikliler 1:6

Siz hem bizi, hem de Rabbi örnek aldınız. Allahʼın sözünü büyük sıkıntılar içinde, Kutsal Ruhʼun verdiği sevinçle kabul ettiniz.

1. Selanikliler 5:14

Kardeşler, size yalvarıyoruz, boş gezenleri uyarın, yüreksizleri yüreklendirin, güçsüzlere destek olun, herkese sabırlı davranın.

1. Selanikliler 5:20

Peygamberlerin sözlerini küçümsemeyin,

1. Timoteos 4:13

Ben gelene kadar imanlılar topluluğuna Allahʼın sözünü okumaya, cesaret vermeye ve vaaz etmeye devamlı önem ver.

1. Timoteos 5:20

Günah işlemeye devam eden liderleri herkesin önünde azarla. Öyle ki, öbürleri de bundan ders alsın.

2. Timoteos 2:21

Demek ki, bir kişi kendini kötülükten arındırırsa, Allahʼa adanmış özel bir kap gibi olacak. Efendisine faydalı ve her türlü iyi işe hazırlanmış olacak.

2. Timoteos 2:25

Kendisine karşı gelenleri yumuşak huyla yola getirmeli. Allah belki de böylelerine tövbe etme fırsatı verir, onlar da gerçeğin farkına varırlar.

2. Timoteos 3:10

Ama sen ne öğrettiğimi, nasıl yaşadığımı yakından gördün. Hayattaki amacımı, imanımı, sabrımı, sevgimi ve dayanma gücümü biliyorsun.

Titus 1:13

Bu şahitlik doğrudur. Bu sebeple onları sertçe uyar ki, sağlam imana sahip olsunlar.

Titus 2:15

Bu şeyleri öğret. İmanlılara cesaret ver ve günah işleyenleri tam bir yetkiyle azarla. Sakın hiç kimse seni hor görmesin.

İbraniler 13:22

Kardeşler, size cesaret vermek için yazdım. Rica ederim, bu kısa mektubu hoş görüp dikkate alın.

Vahiy 3:19

Kimi seversem, onların hepsini azarlayıp terbiye ederim. Bunun için kendini toparla ve tövbe et.