Canımı hiç önemsemiyorum, ona değer vermiyorum. Yeter ki yarışı bitireyim ve Rab İsa'dan aldığım görevi, Tanrı'nın lütfunu bildiren Müjde'ye tanıklık etme görevini tamamlayayım.
Filipililer 2:30 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Çünkü sizin bana yapamadığınız yardımı yapmak için canını tehlikeye atarak Mesih'in işi uğruna neredeyse ölüyordu. Turkish Bible Old Translation 1941 çünkü bana olan hizmetinizin noksanını tamamlasın diye, canını tehlikeye koyarak Mesihin işi için ölüme yaklaştı. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Чюнкю сизин бана япамадъънъз ярдъмъ япмак ичин джанънъ техликейе атарак Месих'ин иши уруна нередейсе ьолюйорду. Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Çünkü sizin sunamayacağınız hizmeti bana sunabilmek için, Mesih'in işi yararına yaşamını tehlikeye atarak ölümle burun buruna geldi. Temel Türkçe Tercüme Çünkü o Mesihʼe hizmet ettiği için ölümle yüz yüze geldi. Bana yaptığınız hizmetin eksik taraflarını tamamlamak için kendi canını tehlikeye attı. Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Çünkü Mesih'in işi uğruna ölüme yaklaştı ve bana hizmetinizde eksik olanı tamamlamak için hayatını tehlikeye attı. |
Canımı hiç önemsemiyorum, ona değer vermiyorum. Yeter ki yarışı bitireyim ve Rab İsa'dan aldığım görevi, Tanrı'nın lütfunu bildiren Müjde'ye tanıklık etme görevini tamamlayayım.
Onlar benim uğruma yaşamlarını tehlikeye attılar. Yalnız ben değil, öteki ulusların bütün kiliseleri de onlara minnettardır.
Timoteos yanınıza gelirse, bir şeyden korkmamasına dikkat edin. Çünkü o da benim gibi Rab'bin işini yapıyor.
Ben de canlarınız uğruna malımı da kendimi de seve seve harcayacağım. Sizi daha çok seversem, daha az mı sevileceğim?
Kanım imanınızın sunusu ve hizmeti üzerine adak şarabı gibi dökülecek olsa da seviniyor, hepinizin sevincine katılıyorum.
Gerçekten de ölecek kadar hastaydı. Ama Tanrı ona acıdı; yalnız ona değil, acı üstüne acı duymayayım diye bana da acıdı.
Bana duyduğunuz ilgiyi sonunda tazelediğiniz için Rab'de çok sevindim. Aslında ilgi duyuyordunuz, ama bunu göstermeye fırsatınız olmadı.
Benim her şeyim var, bolluk içindeyim. Epafroditus'un eliyle gönderdiğiniz armağanları alınca bir eksiğim kalmadı. Bunlar güzel kokulu sunular, Tanrı'nın beğenisini kazanan, O'nu hoşnut eden kurbanlardır.
Müjde'nin uğruna tutuklu kaldığım sürece senin yerine bana hizmet etmesi için onu yanımda alıkoymak isterdim; ama senin onayın olmadan bir şey yapmak istemedim. Öyle ki, yapacağın iyilik zorunluluktanmış gibi görünmesin, gönülden olsun.
Kardeşlerimiz Kuzu'nun kanıyla Ve ettikleri tanıklık bildirisiyle Onu yendiler. Ölümü göze alacak kadar Vazgeçmişlerdi can sevgisinden.