Biblia Todo Logo
La Biblia Online
- Anuncios -




Vahiy 7:14 - Temel Türkçe Tercüme

14 Ben de ona, “Efendim, bunu sen bilirsin” dedim. O da bana şöyle dedi: “Bunlar, o büyük sıkıntı zamanından geçip gelmiş kişilerdir. Kaftanlarını Kuzuʼnun kanında yıkayarak bembeyaz yapmışlar.

Ver Capítulo Copiar

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

14 “Sen bunu biliyorsun, efendim” dedim. Bana dedi ki, “Bunlar o büyük sıkıntıdan geçip gelenlerdir. Kaftanlarını Kuzu'nun kanıyla yıkamış, bembeyaz etmişlerdir.

Ver Capítulo Copiar

Turkish Bible Old Translation 1941

14 Ve ona dedim: Ey efendim, sen bilirsin. Ve bana dedi: Bunlar o büyük sıkıntıdan gelenlerdir, ve kaftanlarını yıkadılar, ve onları Kuzunun kanında beyaz ettiler.

Ver Capítulo Copiar

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

14 „Сен буну билийорсун, ефендим“ дедим. Бана деди ки, „Бунлар о бюйюк съкънтъдан гечип геленлердир. Кафтанларънъ Кузу'нун канъйла йъкамъш, бембеяз етмишлердир.

Ver Capítulo Copiar

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

14 “Efendim, sen bilirsin!” diye karşılık verdim. İhtiyar, “Bunlar büyük sıkıntıdan gelenlerdir” dedi, “Giysilerini yıkayıp Kuzu'nun kanında ağarttılar.

Ver Capítulo Copiar

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

14 Ona, “Efendim, sen bunu biliyorsun” dedim. Bana şöyle dedi: “Bunlar büyük sıkıntıdan çıkanlardır. Kaftanlarını yıkadılar ve Kuzu’nun kanında bembeyaz ettiler.

Ver Capítulo Copiar




Vahiy 7:14
30 Referencias Cruzadas  

Çünkü o günler büyük bir eziyet zamanı olacak. Dünyanın başlangıcından beri böyle bir eziyet olmadı, bir daha da olmayacak.


Çünkü o günler büyük bir eziyet zamanı olacak. Allahʼın dünyayı yarattığı zamandan bu yana böyle bir eziyet olmadı, bir daha da olmayacak.


Bunları size, benim sayemde esenlik bulasınız diye söyledim. Bu dünyada sıkıntı çekersiniz, ama cesur olun! Ben dünyayı yendim.”


Oralarda İsaʼnın öğrencilerini yüreklendirip güçlendirdiler. Onları imana bağlı kalmaya teşvik ettiler. “Allahʼın Krallığıʼna girmek için, birçok sıkıntıdan geçmemiz lazım” dediler.


Üstelik sadece bu umutla değil, çektiğimiz sıkıntılarla bile seviniyoruz. Çünkü biliriz ki, sıkıntı bize dayanma gücü verir.


Bazılarınız eskiden böyleydiniz. Ama günahlarınızdan temizlendiniz, Allahʼa adandınız, Rab İsa Mesihʼin adıyla ve Allahımızʼın Ruhuʼyla doğru sayıldınız.


Bu sebeple bizler de Allahʼın toplulukları arasında sizinle övünüyoruz. Çünkü siz bunca eziyet ve sıkıntıya sabırla ve imanla dayanıyorsunuz.


Tıpkı bunun gibi İsa da şehir kapısının dışında acı çekip öldü. Bunu, akıtılmış kanıyla halkını Allahʼa adamak için yaptı.


Mesih, sonsuza kadar var olan Ruhʼun gücüyle kusursuz bir kurban olarak kendini Allahʼa sundu. Öyleyse Oʼnun kanı, diri Allahʼa tapınabilmemiz için vicdanlarımızı ölü işlerden ne kadar daha kesin olarak temizler!


Tam tersine, Mesihʼin değerli kanıyla kurtuldunuz. Mesih, kusursuz ve lekesiz kurban kuzusuna benzer.


Allahʼın ışıkta olduğu gibi, biz de ışıkta yaşarsak birbirimizle beraberliğimiz olur ve Oğlu İsaʼnın kanı bizi her günahtan temizler.


İsa Mesih sadık şahit, ölümden dirilip ilk doğan olarak her şeyi miras alan ve dünya krallarının üzerinde hüküm sürendir. İsa bizi seviyor. Çarmıhta akıtılan kanıyla bizi günahlarımızdan özgür kıldı.


Onlar onu Kuzuʼnun kanıyla ve ettikleri şahitlikle yendiler. Kendi canlarını sevmekten vazgeçip ölümü bile göze aldılar.


Sonra sanki ateşle karışık camdan yapılmış bir deniz gördüm. Canavara, onun heykeline ve adının sayısına karşı zafer kazananlar bu camdan denizin üzerinde durmuşlardı. Ellerinde Allahʼın verdiği sazlar vardı.


Kadının sarhoş olduğunu gördüm. Allahʼın kutsal halkının kanıyla, İsaʼya şahitlik edenlerin kanıyla sarhoştu. Kadını görünce çok şaştım.


Çektiğin acıları ve fakirliğini biliyorum. Aslında zenginsin. Kendilerine Yahudi diyen ama Yahudi olmayan kişilerin sana ettiği hakaretleri de biliyorum. Onlar Şeytanʼın topluluğudur.


Kaftanlarını yıkayanlara ne mutlu! Onlar yaşam ağacından yemeye hak kazanacak, kapılardan geçip şehre girecekler.


Yeni bir ilahi söylüyorlardı: “Tomarı almaya ve mühürlerini açmaya layıksın. Çünkü kesilmiştin. Kendi kanınla her oymaktan, her dilden, her halktan ve her milletten insanları satın alıp Allahʼa getirdin.


Bu olaylardan sonra baktım, kimsenin sayamayacağı kadar büyük bir kalabalık gördüm. Bu kalabalıkta her milletten, her oymaktan, her halktan ve her dilden insan vardı. Tahtın ve Kuzuʼnun önünde duruyorlardı. Beyaz kaftanlar giymişlerdi. Ellerinde hurma ağacından dallar vardı.


Síguenos en:

Anuncios


Anuncios


¡Síguenos en WhatsApp! Síguenos