Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Yeremya 24:10 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

10 Kendilerine ve atalarına verdiğim ülkeden yok olana dek onların arasına kılıç, kıtlık ve salgın hastalık göndereceğim.'"

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

10 Kendilerine ve atalarına verdiğim topraktan yok olana dek üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık salacağım.’ ”

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

10 Ve kendilerine, ve atalarına verdiğim toprağın üzerinden silinip bitirilinciye kadar onların arasına kılıcı, ve kıtlığı, ve vebayı göndereceğim.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

10 Кендилерине ве аталаръна вердиим топрактан йок олана дек юзерлерине кълъч, кътлък, салгън хасталък саладжаъм.‘“

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

10 Kendilerine ve atalarına verdiğim topraktan yok olana dek üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık salacağım.’ ”

باب دیکھیں کاپی




Yeremya 24:10
27 حوالہ جات  

Başına bu iki şey geldi; Kim seninle birlikte üzülecek? Issızlık ve yıkım, Kıtlık ve kılıç; Seni nasıl avutayım?


"Onlara de, 'Efendi Yahve şöyle diyor: "Varlığım hakkı için, kesinlikle harap olmuş yerlerde olanlar kılıçla düşecekler. Açık kırda olanları yesinler diye hayvanlara vereceğim, kalelerde ve mağaralarda olanlar salgın hastalıktan ölecek.


“‘Kılıç dışarıda, salgın hastalık ve kıtlık içeride. Kırda olan kılıçla ölecek. Kentte olan kıtlık ve salgın hastalık tarafından yutulacak.


Bu nedenle Yahve şöyle diyor: “Herkes kardeşine ve herkes komşusuna özgürlük ilan etmek için beni dinlemediniz. İşte, kılıca, salgına ve kıtlığa sizin için özgürlük ilan ediyorum,” diyor Yahve. Sizi yeryüzünün bütün krallıkları arasında oradan oraya savuracağım.


“‘‘‘‘Öyle olacak ki, Babil Kralı Nebukadnetsar'a hizmet etmeyen, boyunlarını Babil Kralı'nın boyunduruğu altına sokmayan ulusu ve krallığı, ben onları onun eliyle bitirinceye kadar, kılıçla, kıtlıkla ve salgın hastalıkla cezalandıracağım, diyor Yahve.


“Yahuda ve Yeruşalem'in öğüdünü bu yerde boşa çıkaracağım. Onları düşmanlarının önünde kılıçla, canlarına susayanların eline düşüreceğim. Cesetlerini gökyüzünün kuşlarına, yeryüzünün hayvanlarına yem olarak vereceğim.


“Acıklı ölümlerle ölecekler. Onlar için ağıt yakılmayacak, gömülmeyecekler. Toprağın yüzünde gübre gibi olacaklar. Kılıç ve kıtlık tarafından tüketilecekler. Cesetleri gökyüzünün kuşlarına ve yeryüzünün hayvanlarına yem olacak.”


Öyle olacak ki, sana, ‘Nereye çıkacağız?’ diye sorduklarında, onlara şöyle diyeceksin: ‘Yahve şöyle diyor: Ölüm için olanlar ölüme, Kılıç için olanlar kılıca, Kıtlık için olanlar kıtlığa, Sürgün için olanlar sürgüne.’"


Ayrıca, ne kendilerinin ne de atalarının bilmediği ulusların arasına da dağıtacağım. Ben onları tüketinceye kadar peşlerinden kılıcı göndereceğim.


Yahve'yi inkar ettiler ve, “O değil” dediler, “Bize kötülük gelmeyecek. Kılıç ya da kıtlık görmeyeceğiz.


Baktığımda, soluk renkli bir at gördüm. Binicisinin adı Ölüm’dü. Hades onu takip ediyordu. Ona kılıçla, kıtlıkla, ölümle ve yeryüzünün vahşi hayvanlarıyla öldürmek üzere yeryüzünün dörtte biri üzerinde yetki verildi.


Mülk edinmek için gitmekte olduğun ülkeden seni tüketinceye kadar, Yahve vebayı sana yapıştıracak.


Bu kentte kalan kılıçla, kıtlıkla ve salgın hastalıkla ölecek. Ama çıkıp sizi kuşatan Keldaniler'e geçen yaşayacak ve kaçıp hayatını kurtaracak.


Mısır'a gidip orada yaşamaya yüzlerini dönen bütün adamlar da böyle olacak. Kılıçla, kıtlıkla ve salgın hastalıkla ölecekler. Onlardan hiçbiri kalmayacak, üzerlerine getireceğim kötülükten kaçıp kurtulamayacak.'


Çünkü Yahve, İsrael'i suda sallanan bir kamış gibi vuracak; ve İsrael'i atalarına verdiği bu güzel ülkeden sökecek ve onları Irmak'ın ötesine dağıtacak, çünkü Aşera direklerini yaptılar ve Yahve'yi öfkelendirdiler.


Bu yüzden İsrael’in Tanrısı, Ordular Yahvesi şöyle diyor: “İşte, bu halkı pelin otu ile besleyeceğim, onlara zehirli su içireceğim.


Oruç tuttuklarında feryatlarını duymayacağım, yakmalık sunu ve tahıl sunusu sunduklarında onları kabul etmeyeceğim; ama onları kılıçla, kıtlıkla ve vebayla tüketeceğim."


Ordular Yahvesi şöyle diyor, “İşte, onların üzerine kılıcı, kıtlığı ve salgın hastalığı göndereceğim, çok kötüler, onları yenilemeyecek çürük incirler gibi yapacağım.


Onların peşinden kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla kovalayacağım. Onları yeryüzünün bütün krallıkları arasında oradan oraya savrulmaya, onları kovduğum bütün uluslar arasında dehşet, şaşkınlık, ıslık ve aşağılanma konusu olmaya teslim edeceğim.


“İşte, kenti almak için ona karşı kuşatma rampaları yapıldı. Kent, kılıç, kıtlık ve salgın hastalık yüzünden kendisine karşı savaşan Keldanilerin eline verildi. Söylediğin şey oldu. İşte, görüyorsun.


Ey Efendi Yahve, sen bana, ‘Tarlayı parayla satın al ve tanıklar çağır’ dedin; oysa kent Keldaniler'in eline verildi.”


Bu yüzden şimdi bilin ki, yaşamak üzere gitmek istediğiniz yerde kılıçtan, kıtlıktan ve salgın hastalıktan öleceksiniz.”


“Efendi Yahve şöyle diyor: Elini çırp, ayağını yere vur ve İsrael evinin bütün iğrenç kötülükleri yüzünden, ‘Eyvah!’ de. Çünkü kılıçla, kıtlıkla ve salgın hastalıkla düşecekler.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات