Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Vahiy 21:3 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

3 Gökten yüksek bir sesin şöyle dediğini duydum: “İşte, Tanrı’nın konutu insanlarla birlikte! Tanrı insanlarla birlikte yaşayacak. Onlar O’nun halkı olacaklar, Tanrı’nın kendisi de Tanrıları olarak onlarla birlikte bulunacak.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

3 Tahttan yükselen gür bir sesin şöyle dediğini işittim: “İşte, Tanrı'nın konutu insanların arasındadır. Tanrı onların arasında yaşayacak. Onlar O'nun halkı olacaklar, Tanrı'nın kendisi de onların arasında bulunacak.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

3 Ve tahttan büyük bir ses işittim: İşte, Allahın çadırı insanlarla beraberdir, ve kendisi onlarla beraber oturacaktır, ve onlar kendi kavmları olacaklar, ve Allah kendisi onlarla olacaktır;

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

3 Тахттан йюкселен гюр бир сесин шьойле дедиини ишиттим: „Иште, Танръ'нън конуту инсанларън арасъндадър. Танръ онларън арасънда яшаяджак. Онлар О'нун халкъ оладжаклар, Танръ'нън кендиси де онларън арасънда булунаджак.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

3 Tahttan gür bir ses duydum. Şöyle diyordu: “İşte bakın, Tanrı'nın konutu insanlarla birlikte! Tanrı insanlarla bir arada yaşayacak. Onlar O'nun halkı olacak. Tanrı da onlarla birlikte olacak

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

3 Tahttan çıkan gür bir ses işittim. Ses şöyle dedi: “Bakın! Allahʼın yaşadığı yer insanların arasındadır. O, onlarla birlikte yaşayacak. Onlar Oʼnun halkı olacaklar. Allahʼın kendisi de onların arasında olacak.

باب دیکھیں کاپی




Vahiy 21:3
29 حوالہ جات  

Çadırım da onlarla birlikte olacak. Ben onların Tanrısı olacağım, onlar da benim halkım olacak.


Tanrı’nın tapınağının putlarla ne anlaşması olabilir? Çünkü siz diri Tanrı’nın tapınağısınız. Tanrı’nın dediği gibi, “Aralarında oturacak, aralarında yürüyeceğim. Ben onların Tanrı’sı olacağım, onlar da benim halkım olacak.”


Yeşua ona şu karşılığı verdi: “Kim beni severse, sözümü tutar. Babam onu sever. Biz de ona gelir, onunla evimizi yaparız.


‘O günlerden sonra İsrael halkıyla Yapacağım antlaşma şudur’ diyor Efendi, ‘Yasalarımı zihinlerine yerleştireceğim, Yüreklerine de yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacak.


“Ama o günlerden sonra İsrael eviyle yapacağım antlaşma şudur,” diyor Yahve: “Yasamı içlerine koyacağım, Ve onu yüreklerine yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacaklar.


Ama onlar daha üstün bir yeri -yani göksel yurdu- arzuluyorlardı. Bunun içindir ki, Tanrı onların Tanrısı olarak anılmaktan utanmıyor. Çünkü onlar için bir kent hazırladı.


O zaman onlar benim halkım olacak, ve ben de onların Tanrısı olacağım.


Bu nedenle, Tanrı’nın tahtı önünde duruyor, tapınağında gece gündüz O’na hizmet ediyorlar. Tahtta oturan, çadırını onların üzerine kuracak.


Size Baba olacağım. Siz benim oğullarım ve kızlarım olacaksınız.’ diyor Her Şeye Egemen Efendi.”


Galip gelene bunları vereceğim. Ben onun Tanrısı olacağım, o da bana oğul olacak.


Söz beden olup aramızda yaşadı. Biz O’nun yüceliğini, Baba’nın, lütuf ve gerçekle dolu biricik Oğlu’un yüceliğini gördük.


Ey, Siyon'da oturanlar, yüksek sesle haykırın ve bağırın; çünkü aranızda olan İsrael'in Kutsalı büyüktür!"


Gökte yüksek bir sesin şöyle dediğini işittim: “Tanrımız’ın kurtarışı, gücü, krallığı ve Mesihi’nin yetkisi şimdi yerine geldi. Çünkü kardeşlerimizi suçlayan, onları Tanrımız’ın önünde gece gündüz suçlayan aşağı atıldı.


Ve bana şöyle dedi, "Ey insanoğlu, burası tahtımın yeri ve ayaklarımın tabanlarımın yeri, İsrael'in çocukları arasında sonsuza dek oturacağım yer." İsrael evi, ne onlar, ne de kralları, fahişelikleriyle ve krallarının yüksek yerlerdeki cesetleriyle kutsal adımı kirletmeyecekler;


Ama Tanrı gerçekten yeryüzünde oturur mu? İşte, gök ve göklerin gökleri seni alamaz; benim bu yaptığım bu ev nedir ki!


“Ama Tanrı gerçekten yeryüzünde insanlarla birlikte mi oturacak? İşte, gökler ve göklerin gökleri seni alamaz; nerede kaldı ki, benim bu yaptığım ev!


Gökten işittiğim ses yine benimle konuştu: “Git, denizde ve karada duran meleğin elindeki açık kitabı al” dedi.


Yedi gök gürültüsü duyulunca yazmak üzereydim ki, gökten bir ses işittim: “Yedi gök gürlemesinin söylediklerini mühürle ve onları yazma.”


Aralarında oturmam için bana kutsal bir yer yapsınlar.


İsrael'in çocukları arasında oturacağım ve onların Tanrısı olacağım.


“Çevresi on sekiz bin kamış olacak. Kentin adı o günden itibaren ‘Yahve oradadır’ olacak.


Babamız Tanrı’nın kendisi ve Efendimiz Yeşua Mesih yolumuzu size açsın.


Artık bir daha lanet olmayacak. Tanrı’nın ve Kuzu’nun tahtı onun içinde olacak ve hizmetkârları O’na tapınacak.


Böylece hep devam etti. Bulut onu örterdi, geceleyin de ateş görünümü.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات