Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Matta 5:22 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

22 Ama ben size diyorum ki, kardeşine nedensiz yere öfkelenen herkes yargılanacaktır. Kim kardeşine boş kafa derse, Kurul’da yargılanacaktır. Kim ahmak derse cehennem ateşiyle karşı karşıya kalacaktır.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

22 Ama ben size diyorum ki, kardeşine öfkelenen herkes yargılanacaktır. Kim kardeşine aşağılayıcı bir söz söylerse, Yüksek Kurul'da yargılanacaktır. Kim kardeşine ahmak derse, cehennem ateşini hak edecektir.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

22 Fakat ben size derim: Kardeşine kızan her adam hükme müstahak olacaktır; ve kardeşine: Raka, derse, Millet meclisinin hükmüne müstahak olacaktır; ve kim: Ahmak, derse, cehennem ateşine müstahak olacaktır.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

22 Ама бен сизе дийорум ки, кардешине ьофкеленен херкес яргъланаджактър. Ким кардешине ашаълайъджъ бир сьоз сьойлерсе, Йюксек Курул'да яргъланаджактър. Ким кардешине ахмак дерсе, джехеннем атешини хак едеджектир.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

22 Ama ben size derim ki, kardeşine öfkelenen herkes yargılanmayı hak edecektir. Öte yandan, her kim kardeşine aşağılayıcı bir söz söylerse, Yüksek Kurul'un tümüne karşı sorumlu tutulmayı hak edecektir. ‘Ahmak’ diyense cehennem ateşini hak edecektir.

باب دیکھیں کاپی

Inğil Mettanyn tahriri üzre 1883

22 Fakat ben size derym ky: Her kim karyndašyna bila sebeb gazab ederse, hükme müstehakk olur; we her kim kendi karyndašyne: »Raka,« derse, millet meğlisinyn hükmyne müstehakk olur, we her kim: »Abmak,« derse, ğehennem atešine müstehakk olur.

باب دیکھیں کاپی




Matta 5:22
93 حوالہ جات  

Işıkta olduğunu söyleyip de kardeşinden nefret eden hâlâ karanlıktadır.


Dil de bir ateştir. Bedenimizin üyeleri arasında kötülük dünyasıdır. Tüm bedenimizi kirletir. Cehennemden yükselen alev olarak doğanın gidişatını alevlendirir.


Kimseyi kötülemesinler. Kavgacı değil, yumuşak huylu olsunlar. Herkese karşı alçakgönüllü olsunlar.


Bedeni öldürüp de canı öldüremeyenlerden korkmayın. Bunun yerine hem canı hem de bedeni cehennemde mahvedebilen Tanrı’dan korkun.”


Eğer her biriniz kardeşinizi suçları için yürekten bağışlamazsanız, göksel Babam da size öyle yapacaktır.”


Kötülüğe kötülükle, hakarete hakaretle değil, tersine kutsamayla karşılık verin. Çünkü kutsanmayı miras almak için çağrıldınız.


Kardeşlik sevgisi içinde, birbirinizi şefkatle sevin. Saygıda birbirinize öncelik tanıyın.


Kendine lanet edildiğinde lanetle karşılık vermedi. Acı çektiğinde tehdit etmedi, ancak kendisini adaletle yargılayan Tanrı’ya teslim etti.


Sonra Petrus Yeşua’ya gelip, “Efendimiz, kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlayayım? Yedi kereye kadar mı?” dedi.


Nefret dolu sözlerle çevremi sarıp, Nedensiz yere bana karşı savaştılar.


Kızmaktan vazgeç, öfkeyi bırak. Üzülme, bu yalnızca kötülüğe sürükler.


Oysa Başmelek Mikael, Moşe’nin cesedi hakkında İblis’le çekişirken, söverek onu yargılamaya cüret etmedi. Ancak, “Efendi seni azarlasın” dedi.


Kimin Tanrı’nın çocukları, kimin İblis’in çocukları olduğu bununla belli olur. Doğru olanı yapmayan ve kardeşini sevmeyen kişi Tanrı’dan değildir.


Epikürcü ve Stoacı filozoflardan bazıları da onunla tartıştılar. Bazıları, “Bu geveze ne demek istiyor?” dedi. Diğerleri ise, Yeşua’yı ve dirilişini duyurduğu için, “Yabancı ilâhları savunan birisi gibi görünüyor” dedi.


Bu konuda hiç kimse kardeşine ya da kız kardeşine kötülük etmesin, faydalanmaya kalkışmasın. Önceden size tanıklık ettiğimiz, sizi uyardığımız gibi, Efendi tüm bu şeylerden ötürü öç alıcıdır.


Şimdi başkâhinler ve bütün kurul, Yeşua’yı öldürmek için O’na karşı tanık aradılar ve bulamadılar.


Başkâhinler, ihtiyarlar ve bütün kurul, Yeşua’yı öldürebilmek için O’na karşı yalancı tanık aradılar.


Çünkü yoksullar ülkede eksik olmayacaktır. Bu nedenle, ülkendeki kardeşine, muhtaçlarına ve yoksullarına kesinlikle elini açmanı sana buyuruyorum.


Bunun üzerine başkâhinler ve Ferisiler Yüksel Kurul’u toplayıp, “Ne yapacağız? Bu adam birçok belirti gerçekleştiriyor” dediler.


Ölüm ve Hades ateş gölüne atıldı. İşte bu ateş gölü ikinci ölümdür.


İsrael'in çocuklarına, ‘Tanrımız Efendi size kardeşleriniz arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak’ diyen adam Moşe’dir.


Ama kimden korkmanız gerektiğini size haber vereyim. Öldürdükten sonra cehenneme atma gücüne sahip olan Tanrı’dan korkun. Evet, size söylüyorum, O’ndan korkun.


Ama ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size lanet edenleri siz kutsayın. Sizden nefret edenlere siz iyilik edin. Size haksızlık edenler için ve zulmedenler için dua edin.


ama ben size diyorum ki, hiç ant içmeyin: Ne gök üzerine, çünkü orası Tanrı’nın tahtıdır;


Göklerden gelen bir ses, “İşte, kendisinden hoşnut olduğum sevgili Oğlum budur” dedi.


Kardeşin Yakov’a yapılan zorbalık yüzünden seni utanç kaplayacak ve sonsuza dek kesilip atılacaksın.


Bilge kişi kötülükten korkar ve sakınır, Ama akılsız kişi sinirli ve düşüncesizdir.


Benimle barış içinde olan birine kötülükle karşılık verdiysem (evet, sebepsiz yere düşmanımı soyduysam),


Kardeşleri, babalarının onu bütün kardeşlerinden daha çok sevdiğini gördüler, ondan nefret ettiler ve onunla hoş konuşmaz oldular.


Kardeşinin ölüme götürmeyen bir günah işlediğini gören, dilekte bulunsun. Tanrı ona yaşam verecektir. Bu, ölüme götürmeyen günah işleyenler içindir. Ölüme götüren günah da vardır. Bunun için istekte bulunsun demiyorum.


Ama ey boş insan, eylemsiz imanın ölü olduğunu mu bilmek istiyorsun?


Bunları söyleyeni sakın reddetmeyin. Yeryüzünde kendilerini uyaranı reddedenler kaçamadılarsa, bizi gökten uyarana yüz çevirirsek kaçamayacağımız çok daha kesindir.


Yetkin kılınarak, kendisine itaat eden herkes için sonsuz kurtuluşun öncüsü oldu.


Ne hırsızlar, ne açgözlüler, ne ayyaşlar, ne iftiracılar, ne de soyguncular Tanrı’nın Krallığı’nı miras almayacaklar.


Kardeş kardeşe karşı dava açıyor, hem de imansızların önünde!


Onları getirip Yüksek Kurul’un önüne koydular. Başkâhin onları sorgulayıp,


Bu, yasalarında yazılı, ‘Benden sebebsiz yere nefret ettiler’ sözü yerine gelsin diye oldu.”


Bunun üzerine Yahudiler O’na, “Sen bir Samariyalı’sın ve sende iblis var demekle iyi dememiş miyiz?” dediler.


Kalabalık, “Sende iblis var! Kim seni öldürmeye çalışıyor?” diye karşılık verdi.


Sabahleyin hemen başkâhinler, ileri gelenler, yazıcılar ve bütün kurul bir danışma toplantısı düzenledi. Yeşua’yı bağladılar, götürüp Pilatus’a teslim ettiler.


O zaman solundakilere şöyle diyecek: ‘Benim yanımdan Şeytan ve melekleri için hazırlanmış olan ebedi ateşe gidin ey lanetliler.


Ey yılanlar, ey engereklerin soyu! Cehennem yargısından nasıl kaçacaksınız?


Vay size ey yazıcılar ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Tek bir kişiyi inancınıza döndürmek için denizi, karayı dolaşırsınz. İnancınıza döneni de kendinizden iki kat cehennen oğlu yaparsınız.”


O daha konuşurken, işte, parlak bir bulut onlara gölge saldı. Buluttan gelen bir ses, “Bu benim sevgili Oğlum’dur, O’ndan hoşnudum. O’nu dinleyin!” dedi.


Ama Ferisiler bunu duyunca, “Bu adam, iblisleri ibslislerin başı olan Baalzevul ile kovuyor” dediler.


Ama insanlardan sakının. Çünkü sizi mahkemelere teslim edecekler, havralarında kırbaçlayacaklar.


Ama kardeşinin felaket gününde onu küçümseme, ve Yahuda'nın çocuklarının yıkım gününde üzerlerine sevinme. Sıkıntı gününde kibirle konuşma.


Bunun üzerine Nebukadnetsar öfkeyle doldu ve yüzünün şekli Şadrak, Meşak ve Abednego'ya karşı değişti. Söyleyip fırının her zamankinden yedi kat daha fazla ısıtılmasını buyurdu.


Bunun üzerine Nebukadnetsar öfkelenip hiddetlenerek Şadrak, Meşak ve Abednego'nun getirilmesini buyurdu. Sonra bu adamlar kralın önüne getirildi.


Sebepsiz yere bana düşman olanlar Bir kuş gibi beni acımasızca kovaladılar.


Yumurtlamadığı yumurtaların üzerinde oturan keklik gibi, Haksızlıkla zengin olan da öyledir. Onlar onu günlerinin ortasında terk edecekler. Sonu geldiğinde akılsız olacak.


Akılsızın dudakları kavgaya girer, Ağzı da dayağı davet eder.


Akılsız insan bilmez, Budala da bunu anlamaz:


Nedensiz yere benden nefret edenler Başımın saçından çoktur. Beni yok etmek isteyen haksız düşmanlarım güçlüdür. Almadığım şeyi geri vermem gerekiyor.


Çünkü insan bilgelerin öldüğünü görür; Budala ve akılsız da aynı şekilde yok olur, Mallarını başkalarına bırakırlar.


Düşmanlarım haksız yere bana karşı sevinmesinler; Benden nedensiz yere nefret edenler, Göz kırpmasınlar.


Seni bekleyen hiç kimse utanmayacak. Sebepsiz yere hainlik edenler utanacaklar.


Akılsız yüreğinde, “Tanrı yoktur” dedi. Yozlaştılar, İğrenç işler yaptılar. İyilik eden kimse yok.


Onlara, “Biz gücümüz yettiğince, uluslara satılmış olan Yahudi kardeşlerimizi kurtarmışken; siz kardeşlerinizi mi satıyorsunuz, onlar da bize mi satılsın?” dedim. Sonra sustular ve söyleyecek bir söz bulamadılar.


Asa Gören'e öfkelendi ve onu zindana attı. Çünkü bu şeyden ötürü ona karşı hiddetlenmişti. Asa aynı zamanda halkın bir kısmına baskı yapıyordu.


Ahav, Yizreelli Navot'un kendisine söylediği, "Atalarımın mirasını sana vermem" sözü yüzünden asık suratlı ve öfkeli bir halde evine girdi. Yatağına uzandı, yüzünü döndürdü ve hiç ekmek yemedi.


Şimei lanet ederken, “Defol git, defol git, ey kanlı adam ve kötü adam!” diyordu.


Sonra David ev halkını kutsamak için geri döndü. Saul'un kızı Mikal, David'i karşılamak için dışarı çıktı ve şöyle dedi: "Bugün, hizmetkârlarının cariyeleri önünde yalnızca boş adamlardan birinin utanmadan soyunması gibi soyunan İsrael Kralı, bugün ne kadar görkemliydi!"


Kardeşleri, “Gerçekten bize kral mı olacaksın? Üzerimizde gerçekten hüküm mü süreceksin?” dediler. Düşleri ve sözleri yüzünden ondan daha çok nefret ettiler.


Tanrın Yahve'nin sana vermekte olduğu bütün kapılarında oymaklarına göre hakimler ve görevliler atayacaksın; ve halkı doğru hükümle yargılayacaklar.


Ülkede, Yahuda'nın bütün surlu kentlerine, kent kent hâkimler koydu,


Gündüz olunca, başkâhinler, yazıcılar ve halkın ihtiyarları toplandılar. Yeşua’yı Kurul’un önüne götürüp,


Ama onların kuruldan dışarı çıkarılmalarını buyurduktan sonra, kendi aralarında tartıştılar.


Onlar bunu duyunca gün ağarırken tapınağa girip öğrettiler. Ancak başkâhin ve onunla birlikte olanlar gelip Yüksek Kurul’u, İsrael'in çocuklarının bütün ileri gelenlerini bir araya çağırdılar ve onları getirtmeleri için zindana adam gönderdiler.


Böylelikle halkı, ihtiyarları ve yazıcıları kışkırttılar, onun üzerine geldiler ve onu yakaladılar, sonra Kurul’un önüne getirdiler.


Kurul’da oturanların hepsi, gözlerini ona dikince, yüzünün bir melek yüzüne benzediğini gördüler.


Ertesi gün Yahudiler tarafından neyle suçlandığı hakkındaki gerçeği bilmek isteyerek, onu bağlarından serbest bıraktı. Başkâhinlerle bütün Kurul’un toplanması için buyruk verdi. Pavlus’u aşağı getirip onların önünde durdurdu.


Pavlus, Kurul’a dikkatle bakarak, “Kardeşler, ben bugüne dek Tanrı’nın önünde tam iyi vicdanla yaşadım” dedi.


Ya da bu adamlar, ben Kurul’un önünde halihazırda dururken bende ne suç bulduklarını söylesinler.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات