Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Markos 12:14 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

14 Onlar geldikleri zaman Yeşua’ya, “Öğretmenimiz, senin dürüst biri olduğunu biliyoruz, kimseyi kayırmadığını, kimsenin arasında ayrım yapmadığını, Tanrı yolunu doğrulukla öğrettiğini biliyoruz. Sezar’a vergi vermek Yasa’ya uygun mu, değil mi? Verelim mi, vermeyelim mi?”

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

14 Bunlar gelip İsa'ya, “Öğretmenimiz” dediler, “Senin dürüst biri olduğunu, kimseyi kayırmadan, insanlar arasında ayrım yapmadan Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini biliyoruz. Sezar'a vergi vermek Kutsal Yasa'ya uygun mu, değil mi? Verelim mi, vermeyelim mi?”

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

14 Onlar geldikleri zaman, kendisine dediler: Muallim, biliriz ki, sen doğrusun, ve kimseyi kayırmazsın; çünkü insanların şahsına bakmıyorsun; Allahın yolunu doğrulukla öğretiyorsun. Kaysere vergi vermek caiz mi, yahut değil mi?

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

14 Бунлар гелип Иса'я, „Ьоретменимиз“ дедилер, „Сенин дюрюст бири олдууну, кимсейи кайърмадан, инсанлар арасънда айръм япмадан Танръ йолуну дюрюстче ьореттиини билийоруз. Сезар'а верги вермек Кутсал Яса'я уйгун му, деил ми? Верелим ми, вермейелим ми?“

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

14 Adamlar O'na gelip, “Ey Öğretmen!” dediler, “Senin gerçek olduğunu biliyoruz, hiç kimseden çekindiğin de yok. Çünkü kayırıcılık yapan biri değilsin. Tersine, Tanrı yolunu doğrulukla öğretiyorsun. Sezar'a vergi ödemek yasal mı, yoksa değil mi? Ödeyelim mi, ödemeyelim mi?”

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

14 İsaʼnın yanına gelip şöyle dediler: “Öğretmenimiz! Biliyoruz ki sen dürüst bir adamsın. İnsanların düşüncelerine önem vermiyorsun. Çünkü insanlar arasında ayrım yapmıyorsun, ama Allahʼın yolunu doğru öğretiyorsun. Sezarʼa vergi ödemek Tevratʼa uygun mu, değil mi? Ödeyelim mi, ödemeyelim mi?”

باب دیکھیں کاپی




Markos 12:14
36 حوالہ جات  

Tam tersine, Tanrı tarafından Müjde’yi emanet almaya layık görülen kişiler olarak insanları değil, yüreklerimizi sınayan Tanrı’yı hoşnut edecek şekilde konuşuyoruz.


Ama önemli sayılanlar -ne oldukları bence önemli değil, Tanrı insanlar arasında ayrım yapmaz- bu saygı duyulanlar bana bir şey katmadılar.


Şimdi ben insanların mı, yoksa Tanrı’nın mı beğenisini arıyorum? Yoksa insanları mı memnun etmeye çalışıyorum? Eğer hâlâ insanları memnun ediyor olsaydım, Mesih’in hizmetkârı olmazdım.


Bu nedenle, biz bundan böyle bedene göre kimseyi tanımayız. Mesih’i bedene göre tanıdıksa da, artık şimdi öyle tanımıyoruz.


Efendi korkusunu bildiğimiz için insanları ikna ediyoruz, ama Tanrı'ya karşı belli olduk, ve umarım vicdanlarınızda da belli olmuşuzdur.


Çünkü biz, birçokları gibi, Tanrı sözünü ticarete araç yapanlardan değiliz, tersine, Tanrı’dan olarak Tanrı’nın önünde Mesih’te içtenlikle konuşuyoruz.


Çünkü eğer sizi kederlendirirsem, kederlendirdiğim sizlerden başka kim beni sevindirecek?


Kendiliğinden konuşan kendi yüceliğini arar, ama kendisini göndereni yüceltmek isteyen doğrudur ve O’nda haksızlık yoktur.


Vergi ödemenizin nedeni de budur, çünkü onlar sürekli tam bu işi yapan Tanrı hizmetinin hizmetkârlarıdır.


Şöyle deyip O’nu suçlamaya başladılar, “Bu adamın ulusumuzu saptırdığını, Sezar’a vergi ödenmesini yasakladığını, kendisinin de Mesih, bir kral olduğunu söylediğini keşfettik.”


Sezar’a vergi vermemiz Yasa’ya uygun mudur, değil midir?” diye sordular.


Gelince, hemen Yeşua’nın yanına yaklaştı. ‘‘Rabbuni, Rabbuni!” diyerek O’nu öptü.


Öyleyse bize ne düşündüğünü söyler misin? Sezar’a vergi ödememiz Yasa’ya uygun mu, değil mi?”


Çünkü kendi canlarınıza karşı hile yaptınız; beni Tanrınız Yahve'ye gönderip, ‘Bizim için Tanrımız Yahve'ye dua et; Tanrımız Yahve'nin söyleyeceği her şeye göre bize bildir, biz de yapacağız’ dediniz.


Ey Yahve, canımı yalancı dudaklardan, Aldatıcı dilden kurtar.


Ağzı tereyağı gibi sakin, Ama yüreği savaşçıdır. Sözleri yağdan yumuşak, Ama onlar yalın kılıçtırlar.


Ülke günahlarımız yüzünden başımıza koyduğun krallara çok ürün veriyor. Bedenlerimiz ve hayvanlarımız üzerinde de istedikleri yetkiye sahipler ve biz büyük sıkıntı içindeyiz.


Şimdi, üzerinizde Yahve korkusu olsun. Dikkat edin ve yapın; çünkü Tanrımız Yahve'de haksızlık ya da hatır gözetme ya da rüşvet almak yoktur."


Mikaya, “Yahve'nin varlığı hakkı için, Tanrım’ın söylediğini söyleyeceğim” dedi.


Adaleti saptırmayacaksın. Taraf tutmayacaksın. Rüşvet almayacaksın; çünkü rüşvet bilgelerin gözlerini kör eder ve doğruların sözlerini saptırır.


Bu nedenle, bu hizmete merhamet bulduğumuz gibi sahip olduğumuzdan yorulmayız.


Hirodes yanlılarıyla birlikte kendi öğrencilerini O'na gönderdiler ve şöyle dediler: “Öğretmen, senin dürüst biri olduğunu, Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini, kimseyi kayırmadığını biliyoruz. Çünkü sen insanlar arasında taraf tutmazsın.


Sonra O'nu sözle tuzağa düşürmek amacıyla Ferisiler’den ve Hirodes yanlılarından bazı kişileri O’na gönderdiler.


Yeşua onların ikiyüzlülüğün bildiğinden, “Beni neden sınıyorsunuz? Bana bir dinar getirin, göreyim” dedi.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات