Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Luka 8:42 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

42 Çünkü on iki yaşındaki kızı, tek çocuğu ölmek üzereydi. Yeşua yola çıkmış giderken, kalabalık O’nu sıkıştırıyordu.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

42 Çünkü on iki yaşlarındaki biricik kızı ölmek üzereydi. İsa oraya giderken kalabalık O'nu her yandan sıkıştırıyordu.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

42 çünkü on iki yaşlarında biricik kızı vardı, ve ölmek üzre idi. İsa da oraya giderken halk ona üşüşüyorlardı.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

42 Чюнкю он ики яшларъндаки бириджик къзъ ьолмек юзерейди. Иса орая гидеркен калабалък О'ну хер яндан съкъштъръйорду.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

42 Çünkü on iki yaşlarındaki kızı, tek evladı, ölmek üzereydi. İsa yürürken kalabalık çevresine üşüştü.

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

42 Çünkü on iki yaşlarındaki biricik kızı ölmek üzereydi. İsa Yairʼin evine giderken halk Oʼnu her taraftan sıkıştırıyordu.

باب دیکھیں کاپی




Luka 8:42
15 حوالہ جات  

Yeşua, “Bana kim dokundu?” dedi. Herkes bunu yadsıyınca, Petrus ve yanındakiler, “Efendimiz, kalabalık seni itiyor ve sıkıştırıyor ve sen, ‘Bana kim dokundu?’ diyorsun” dediler.


Kentin kapısına yaklaştıklarında işte, ölmüş olan biri çıkarılıyordu; annesinin biricik oğluydu, kadın da bir duldu. Kent halkından büyük bir kalabalık kadınla birlikteydi.


Bu nedenle, nasıl günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdiyse, böylece ölüm de bütün insanlara geçti. Çünkü hepsi günah işledi.


Yeşua onunla birlikte gitti. Büyük bir kalabalık da ardından gidiyor ve O’nu her yönden sıkıştırıyordu.


“Ey insanoğlu, onlardan güçlerini, görkemlerinin sevincini, gözlerinin arzusunu ve yüreklerini koydukları şeyi, oğullarını ve kızlarını aldığım gün,


“Ey insanoğlu, işte, gözlerinin arzusunu bir vuruşta senden alacağım; ama ne yas tutacaksın, ne de ağlayacaksın, gözyaşların akmayacak.


Çünkü gölge gibi geçirdiği boş ömrünün bütün günlerinde, insan için neyin iyi olduğunu kim bilebilir? Çünkü bir insana kendisinden sonra güneş altında ne olacağını kim söyleyebilir?


Sabah ile akşam arasında harap olurlar. Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.


O sırada havra yöneticisi Yair adında bir adam geldi. Yeşua’nın ayaklarına kapanıp evine gelmesi için yalvardı.


On iki yıldan beri kanaması olup, varını yoğunu hekimlere harcamış, ama hiçbirinin iyi edemediği bir kadın.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات