Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İşaya 9:12 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

12 Önde Suriyeliler, arkada Filistliler; İsrael'i ağızları açık yiyip bitirecekler. Bütün bunlara rağmen öfkesi dönmedi, Ama eli hâlâ uzanmış duruyor.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

12 önden Suriyelileri, ve arkadan Filistîleri ayaklandıracak; ve İsraili ağız dolusu yiyecekler. Bütün bunlarla beraber, öfkesi geri dönmedi, fakat hâlâ eli uzanmış duruyor.

باب دیکھیں کاپی




İşaya 9:12
25 حوالہ جات  

Bu nedenle Yahve'nin öfkesi halkına karşı alevlendi; Elini onlara karşı uzatıp onları vurdu. Dağlar titriyor ve onların cesetleri sokakların ortasında gübre gibi duruyor. Bütün bunlara rağmen öfkesi geri dönmedi ama eli hâlâ uzanmış duruyor.


Filistliler de ova kentlerine ve Yahuda'nın güneyine saldırmışlar, Beyt Şemeş'i, Ayalon'u, Gederot'u, köyleriyle Soko'yu, köyleriyle Timna'yı, köyleriyle Gimzo'yu da almışlardı; ve orada yaşıyorlardı.


Çünkü onlar Yakov'u yuttular, Yurdunu yok ettiler.


O sırada Suriye Kralı Resin Elat'ı Suriye'ye geri aldı ve Yahudiler'i Elat'tan sürdü; Suriyeliler Elat'a girdiler ve bugüne dek orada yaşıyorlar.


Gazabını seni bilmeyen ulusların, Ve adını çağırmayan boyların üzerine dök; Çünkü Yakov'u onlar yediler, Evet, onu yiyip tükettiler, Ve onun yurdunu harap ettiler.


Onlar ancak esirlerin altında eğilecekler, Öldürülenlerin altında düşecekler. Bütün bunlara rağmen öfkesi geri dönmedi, Ama eli hâlâ uzanmış duruyor.


Manaşşe Efraim'i, Efraim Manaşşe'yi yiyecek; Onlar ikisi birlikte Yahuda'ya karşı olacaklar. Bütün bunlara rağmen öfkesi geri dönmedi, ama eli hâlâ uzanmış duruyor.


Bu nedenle Efendi onların gençleri için sevinmeyecek, Onların yetimlerine ve dul kadınlarına da acımayacak; Çünkü herkes saygısız ve kötülük yapıyor ve her ağız delice konuşuyor. Bütün bunlara rağmen öfkesi geri dönmedi, ama eli hâlâ uzanmış duruyor.


Ama Babil Kralı Nebukadnetsar ülkeye çıkınca, 'Gelin! Keldaniler ordusu korkusu yüzünden, Suriye ordusu korkusu yüzünden Yeruşalem'e girelim' dedik. 'Yeruşalem'de oturalım."


Bunun için çul giyin, ağıt yak, dövün. Çünkü Yahve'nin kızgın öfkesi bizden dönmedi.


O gün onlara karşı öfkem alevlenecek ve onları bırakacağım, yüzümü onlardan gizleyeceğim ve onlar yutulacaklar ve başlarına birçok kötülükler ve sıkıntılar gelecek; böylece, o gün, 'Bu kötülükler, Tanrımız aramızda olmadığı için başımıza gelmedi mi?' diyecekler.


Batıya doğru Filistliler'in omuzlarına uçup atılacaklar. Birlikte doğunun çocuklarını yağmalayacaklar. Güçlerini Edom ve Moav'ın üzerine genişletecekler, Ammon'un çocukları da onlara itaat edecek.


Elimi onların üzerine uzatacağım ve çölden Divla'ya kadar, bütün oturdukları yerlerde, ülkeyi harap edip ıssız bırakacağım. O zaman benim Yahve olduğumu bileceksiniz.”


İşte, elimi senin üzerine uzattım, payını küçülttüm, ve seni senden nefret edenlerin, Filistli kızlarının dileğine bıraktım, onlar ki senin namussuzluk yolundan utanıyorlar.


Vay haline, yardım için Mısır'a inenlerin, Atlara güvenenlerin, sayıları çok olduğu için savaş arabalarına, Çok güçlü oldukları için atlılara güvenenlerin, Ama İsrael'in Kutsalı'na güvenmeyenlerin, Yahve'yi aramayanların!


Ülkenin kapılarında onları yabayla savurdum. Çocuksuz bıraktım. Halkımı yok ettim. Yollarından dönmediler.


İsrael'in gururu kendi yüzüne tanıklık ediyor; Yine de Tanrıları Yahve'ye dönmediler, Ve bütün bunlara rağmen O'nu aramadılar.


“Üstelik bütün kentlerinizde size diş temizliği, Her kentte ekmek kıtlığı verdim; Yine de bana dönmediniz” diyor Yahve.


Böylece iki ya da üç kent su içmek için bir kentte sendeledi, Ve doymadılar; Yine de bana dönmediniz” diyor Yahve.


“Bahçelerinizde ve bağlarınızda sizi birçok kez samyeli ve küfle vurdum; Ve sürü halinde çekirgeler incir ağaçlarınızı ve zeytin ağaçlarınızı yedi; Yine de bana dönmediniz,” diyor Yahve.


“Mısır'a yaptığım gibi aranıza veba gönderdim. Gençlerinizi kılıçla öldürdüm, Ve atlarınızı alıp götürdüm. Ordugâhınızın pis kokusunu burun deliklerinize doldurdum; Yine de bana dönmediniz" diyor Yahve.


“Tanrı Sodom ve Gomorra’yı nasıl devirdiyse, Sizden bazılarınızı öyle devirdim, Ve ateşten çıkarılan yanmış bir odun gibiydiniz; Yine de bana dönmediniz,” diyor Yahve.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات