Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İşaya 54:11 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

11 "Ey, fırtınalarla savrulmuş ve avutulmamış, sarsılmış sen, İşte, taşlarını güzel renklerle yerine koyacağım, Temellerini de safirlerle atacağım.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

11 “Ey kasırgaya tutulmuş, Avuntu bulmamış ezik kent! Taşlarını koyu harçla yerine koyacak, Temellerini laciverttaşıyla atacağım.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

11 Ey sen, kasırgaya tutulmuş, ve teselli bulmamış düşkün, işte, güzel renkli harçlarla taşlarını yerine koyacağım, ve gök yakutlarla temellerini atacağım.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

11 „Ей касъргая тутулмуш, Авунту булмамъш език кент! Ташларънъ койу харчла йерине кояджак, Темеллерини ладживертташъйла атаджаъм.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

11 “Ey kasırgaya tutulmuş, Avuntu bulmamış ezik kent! Taşlarını koyu harçla yerine koyacak, Temellerini laciverttaşıyla atacağım.

باب دیکھیں کاپی




İşaya 54:11
43 حوالہ جات  

Çünkü yine seni iyileştireceğim, Yaralarını iyileştireceğim, diyor Yahve, Çünkü, 'O, hiç kimsenin aramadığı Siyon'dur’ Diyerek senin adını sürgün koydular.’"


Öğrencilerin canlarını güçlendirdiler, imanda devam etmeleri için onları teşvik ettiler ve birçok sıkıntıdan geçerek Tanrı Krallığı'na girmemiz gerektiğini söylediler.


Şimdi Tanrım'ın evi için bütün gücümle altın şeyler için altın, gümüş şeyler için gümüş, tunç şeyler için tunç, demir şeyler için demir, ağaç şeyler için ağaç, ayrıca oniks taşları, kakma taşlar, ziynet taşları, çeşitli renkli taşlar, her türlü değerli taşlar ve bol miktarda mermer taşları da hazırladım.


Bu şeyleri size, bende esenliğiniz olsun diye söyledim. Dünyada sıkıntınız olacak. Ama cesur olun, ben dünyaya galip geldim!”


O zaman baktım ve gördüm, Keruvlar'ın başının üstündeki boşlukta, safir taşı gibi, bir taht benzeyişinin görünüşü gibi onların üstünde bir şey belirdi.


Çünkü Yahve seni terk edilmiş ve ruhu kederli bir eş, Gençliğinde atılmış bir eş gibi çağırdı” diyor Tanrın.


Ey dertli, sarhoşsun, ama şarapla değil, Bu nedenle şimdi şunu dinle;


Ama Siyon, “Yahve beni terk etti, Efendi de beni unuttu” dedi.


Bu nedenle Efendi Yahve şöyle diyor: “İşte, Siyon'da temel olarak bir taş, denenmiş bir taş, sağlam temelin değerli köşe taşını koydum. İman eden aceleci davranmayacak.


Ulusun habercilerine ne yanıt verecekler? Yahve'nin Siyon'u kurduğunu ve halkının mazlumlarının ona sığınacağını.


Doğrunun dertleri çoktur, Ama Yahve onu hepsinden kurtarır.


Elçiler ve peygamberlerin temeli üzerinde bina oldunuz. Mesih Yeşua’nın kendisi köşe taşıdır.


İşte, denizde ansızın şiddetli bir fırtına koptu. Öyle ki, tekne dalgalarla örtüldü; Yeşua ise uyuyordu.


Başlarının üstündeki boşluğun üstünde, safir taşına benzeyen bir taht benzeyişi vardı. Yukarıda tahtın benzeyişi üzerinde, insan görünüşünün benzeyişi vardı.


“İnlediğimi duydular. Beni teselli eden yok. Bütün düşmanlarım sıkıntımı duydu. Bunu yaptığın için seviniyorlar. İlan ettiğin günü getireceksin, Ve onlar da benim gibi olacaklar.


Onu sana eziyet edenlerin, canına, 'Eğil de senin üzerinden yürüyelim' diyenlerin eline vereceğim; Sen de sırtını toprak gibi, sokak gibi üzerinde yürüyenlere serdin."


Elleri beril kakmalı altın yüzükler gibidir. Gövdesi safirlerle kaplı fildişi işi gibidir.


Kral buyurdu ve evin temelini yontulmuş taşla atmak için büyük taşlar, değerli taşlar kestiler.


O gün onlara karşı öfkem alevlenecek ve onları bırakacağım, yüzümü onlardan gizleyeceğim ve onlar yutulacaklar ve başlarına birçok kötülükler ve sıkıntılar gelecek; böylece, o gün, 'Bu kötülükler, Tanrımız aramızda olmadığı için başımıza gelmedi mi?' diyecekler.


İsrael'in Tanrısı'nı gördüler. Ayaklarının altında safir taşını andıran bir döşeme vardı; sanki gökyüzünün berraklığı gibiydi.


Yahve şöyle dedi, "Mısır'da olan halkımın sıkıntısını elbette gördüm, angarya görevlieri yüzünden feryatlarını duydum. Çünkü onların acılarını biliyorum.


Yahve'nin meleği bir çalının ortasındaki alevin içinde ona göründü. Baktı, işte, çalı ateşte yanıyordu ama tükenmiyordu.


Aradan çok sayıda günler gelip geçti, Mısır Kralı öldü. İsrael'in çocukları esaretten dolayı ah çektiler, feryat ettiler ve feryatları esaret nedeniyle Tanrı'ya ulaştı.


“Terk edilmiş ve nefret edilmişken, Senin içinden kimse geçmemişken, Seni sonsuz bir övünç, çok kuşakların sevinci yapacağım.


Ofir altınıyla, Değerli akikle, safirle değer biçilemez.


Koreş için, 'O benim çobanımdır, Benim bütün arzumu yerine getirecektir' diyen, Yeruşalem için de 'O bina edilecektir', Tapınak için 'Temelin atılacaktır' diyen Yahve benim.”


Kale burçlarını yakutlardan, Kapılarını parlak mücevherlerden, Bütün duvarlarını değerli taşlardan yapacağım.


Evin tabanını içten ve dıştan altınla kapladı.


Evi güzellik için değerli taşlarla süsledi. Altın, Parvaim altınıydı.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات