Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İşaya 10:2 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

2 haksız hükümler buyuranların ve ağır hükümler çıkaran yazıcıların vay haline!

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

2 haksız fermanlar çıkaranların, ve iğri şeyler yazan yazıcıların vay başına!

باب دیکھیں کاپی




İşaya 10:2
24 حوالہ جات  

Yargı için size yaklaşacağım. Ben büyücülere, zina edenlere, yalan yere ant içenlere, ücretinde ücretliye, dul kadına ve yetime gaddarlık edenlere, yabancının hakkını gasp edenlere ve benden korkmayanlara karşı hızlı tanık olacağım” diyor Ordular Yahvesi.


Yahve halkının ihtiyarları ve önderleriyle yargıya girecek: "Bağı yiyip bitiren sizsiniz. Yoksulun yağması evlerinizdedir.


Sende baba ve anayı hor gördüler. Senin içinde yabancıya zulmettiler. Sende öksüze ve dul kadına haksızlık ettiler.


onlar ki, bir kişiyi bir sözle dava açarlar, ve kapıda azarlayana tuzak kurarlar. Yalancı tanıklıkla masumu adaletten yoksun bırakırlar.


Rüşvet için suçluyu suçsuz çıkaranların, Ama masumların hakkını inkar edenlerin vay haline!


Beyleriniz asi ve hırsızların yoldaşlarıdır. Herkes rüşveti sever ve ödül peşindeler. Onlar yetimleri savunmuyorlar, dul kadının davası da onlara gelmiyor.


“Vay size ey yazıcılar ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Çünkü siz gösteriş için uzun dualar ederken, dulların evlerini yutarsınız. Bu nedenle siz daha büyük yargıya uğrayacaksınız.”


Onlar yoksulun başını yerin tozunda çiğniyor, Ve ezileni haktan yoksun bırakıyorlar. Bir adam ve babası aynı kızı kullanarak kutsal adımı kirletiyorlar.


Yüceler Yücesi'nin yüzü önünde İnsanın hakkını saptırmayı,


Eğer yabancıya, babasıza, dul kadına baskı yapmazsanız, bu yerde suçsuz kan dökmezseniz, kendi zararınıza başka ilâhların ardından yürümezseniz,


Çünkü Ordular Yahvesi'nin bağı İsrael'in evidir, Yahuda halkı da onun hoş fidanıdır. Adaleti aradı ama işte, zorbalık, doğruluğu aradı ama işte, sıkıntı feryadı.


Dul kadını ve garibi katlediyorlar, Babasızları öldürüyorlar.


Halkımı ezmekle, Yoksulların yüzünü övütmekle ne demek istiyorsunuz?” diyor Ordular Yahve'si Efendi.


Çünkü ahmak kötülük yapmak, Yahve'ye karşı sapık sözler söylemek, Aç olanın canını boşaltmak, Susayanın içeçeğini bozmak için ahmakça konuşacak, Yüreği de kötülük işleyecek.


Evet, gerçek eksik; Kötülükten uzak duran da kendini av yapıyor. Yahve bunu gördü, Adaletin olmamasından da hoşnutsuzdu.


“Yoksul halkınızın davalarında adaleti saptırmayacaksın."


“Eğer yoksulu dileklerinden alıkoyduysam, Ya da dul kadının gözlerini söndürdüysem,


Yoksulu yoksul olduğu için sömürme, Muhtacı mahkemede ezme.


Yeryüzünden yoksulları, İnsanlar arasındaki mutaçları yutmak için, Dişleri kılıç gibi, çeneleri bıçak gibi olan bir nesildir."


İyilik etmeyi öğrenin. Adaleti arayın. Ezilmişleri rahatlatın. Yetimleri savunun. Dul kadının davasına bakın.”


Yahve şöyle diyor: “İsrael'in üç, hatta dört suçundan ötürü Cezasını geri çevirmeyeceğim, Çünkü doğru kişiyi gümüşe, Ve yoksulu bir çift çarığa sattılar.


Nasıl bir adam aslandan kaçarken, Ayıyla karşılaşır; Ya da eve girip elini duvara dayar da yılan onu sokar.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات