Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İbraniler 8:9 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

9 ‘Onları Mısır diyarından çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Atalarıyla yaptığım antlaşma gibi değil, Çünkü onlar antlaşmamı tutmadılar, Ben de onları umursamadım’ diyor Efendi.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

9 ‘Atalarını Mısır'dan çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek. Çünkü onlar antlaşmama bağlı kalmadılar, Ben de onlardan yüz çevirdim’ Diyor Rab.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

9 Atalarını Mısır diyarından çıkarmak için onların elini tuttuğum gün Kendilerile kestiğim ahit gibi değil; Çünkü onlar benim ahdimde durmadılar, Ve ben onlar için kaygı çekmedim, Rab diyor.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

9 ‚Аталарънъ Мъсър'дан чъкармак ичин Еллеринден туттуум гюн Онларла яптъъм антлашмая бенземейеджек. Чюнкю онлар антлашмама балъ калмадълар, Бен де онлардан йюз чевирдим‘ Дийор Раб.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

9 ‘Atalarını Mısır'dan çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek! Çünkü onlar, yaptığım antlaşmaya sadık kalmadılar, Ben de onlardan ilgimi kestim.’ Rab buyuruyor.

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

9 Bu antlaşma, atalarıyla yaptığım antlaşmaya benzemez. Onları ellerinden tutup Mısırʼdan çıkardım. O zaman onlarla bir antlaşma yaptım. Ancak benim antlaşmama sadık kalmadılar. Bu yüzden ben de onlardan yüz çevirdim, diyor Rab.

باب دیکھیں کاپی




İbraniler 8:9
44 حوالہ جات  

Bu, onları Mısır diyarından çıkarmak için ellerinden tuttuğum gün atalarıyla yaptığım antlaşmaya benzemiyor. Gerçi ben onlara kocaydım, o antlaşmamı bozdular" diyor Yahve


Bunlarda bir benzetme vardır. Bu iki kadın iki antlaşmadır. Biri Sina Dağı’ndan, köle çocuklar doğuran Hagar’dır.


Yeşua körü elinden tutup köyün dışına çıkardı. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koyduğunda, “Bir şey görüyor musun?” diye sordu.


Şimdi, İşte, Efendi’nin eli senin üzerinde. Bir zaman güneşi görmeyecek, kör olacaksın!” Hemen üzerine bir sis, karanlık çöktü. Onu elinden tutup yol gösterecek birini bulabilmek için dolanmaya başladı.


Saul yerden kalktı ama gözlerini açtığında kimseyi göremedi. Onu elinden tutup Damaskus’a götürdüler.


Yine şunu yapıyorsunuz: Yahve'nin sunağını gözyaşlarıyla, ağlayışla ve inlemeyle örtüyorsunuz, çünkü O artık sunuya bakmıyor ve elinden hoşnutlukla kabul etmiyor.


Evet, yakmalık sunularınızı ve ekmek sunularınızı bana sunsanız bile Kabul etmeyeceğim; Ve besili hayvanlarınızdan esenlik sunularına bakmayacağım.


“Çünkü Efendi Yahve şöyle diyor: “Sen ki, antlaşmayı bozarak andı hor gördün, sen nasıl yaptınsa ben de sana öyle yapacağım.


“‘“Şimdi yanından geçtiğimde, sana baktım. İşte, zamanın sevgi zamanıydı. Üzerine giysimi serdim ve çıplaklığını örttüm. Evet, kendimi sana sözledim ve seninle bir antlaşma yaptım,” diyor Efendi Yahve, “Ve sen benim oldun.


Bütün sıkıntılarında O sıkıntı çekti Ve huzurunda duran melek onları kurtardı. Sevgisiyle ve acımasıyla onları fidye ile kurtardı. Onları taşıdı, eskiden beri de onları taşıdı.


Sürüsünü bir çoban gibi güdecek. Kuzuları kollarına alacak, Bağrında taşıyacak onları. Yavrularını usul usul güdecek.


Sevgilisine yaslanarak çölden çıkan bu kimdir? Elma ağacının altında seni uyandırdım. Orada annen sana gebe kaldı. Orada doğum sancıları çekti ve seni doğurdu.


Halkını sevinçle, Seçmiş olduklarını ezgiyle dışarı çıkardı.


Ataları gibi geri dönüp hainlik yaptılar. Aldatıcı bir yay gibi eğrildiler.


Moşe ve Aron’un eliyle, Halkını sürü gibi güttün.


“İşte, Tanrı kusursuz bir adamı kendisinden atmayacak, Kötülük yapanlara destek olmayacaktır.


O zaman insanlar şöyle diyecekler: "Çünkü kendilerini Mısır diyarından çıkardığı zaman atalarının Tanrısı Yahve'nin kendileriyle yaptığı antlaşmayı bıraktılar;


ta ki, Tanrınız Yahve'nin antlaşmasına ve Tanrın Yahve'nin bugün seninle yapmakta olduğu andına giresin;


Bunlar, Yahve'nin Horev'de İsrael'in çocuklarına yapmış olduğu antlaşmaya ek olarak Moşe'ye Moav diyarında onlarla yapmasını buyurduğu antlaşmanın sözleridir.


Ve şöyle dedi: "İşte, bir antlaşma yapıyorum. Bütün halkının önünde, ne tüm dünyada, ne de hiçbir ulusta yapılmamış harikalar yapacağım; ve aralarında bulunduğun bütün halk Yahve'nin işini görecek; çünkü seninle yaptığım heybetli bir şeydir.


Ama Lut yavaş davrandı ve adamlar onun, karısının ve iki kızının elinden tuttular. Yahve ona merhamet etti, onu tutup kentin dışına koydular.


Çünkü ben, Tanrın Yahve, Sağ elinden tutup sana, 'Korkma' diyeceğim. 'Ben sana yardım edeceğim.’


Yahve'nin öfkesi onları dağıttı. Artık onlara bakmayacak. Kâhinlere saygı göstermediler. Yaşlıları kayırmadılar.


Doğurduğu bütün oğulları arasında ona yol gösteren kimse yok; Yetiştirdiği bütün oğulları arasında onun elinden tutan kimse yok.


Onlar kendilerine buyurduğum yoldan çabuk saptılar. Kendileri için dökme bir buzağı yaptılar ve ona tapındılar, ona kurban kestiler ve dediler: Ey İsrael, seni Mısır diyarından çıkaran ilâhların bunlardır dediler.”


Bu adam kırk yıl boyunca Mısır’da, Kızıldeniz’de ve çölde harikalar ve belirtiler yaparak onları dışarı çıkaran kişidir.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات