Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İbraniler 4:12 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

12 Çünkü Tanrı’nın sözü diri ve etkilidir ve iki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Canla ruhu, ilikle eklemleri birbirinden ayıracak kadar deler, yüreğin düşüncelerini ve niyetlerini ayırt eder.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

12 Tanrı'nın sözü diri ve etkilidir, iki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Canla ruhu, ilikle eklemleri birbirinden ayıracak kadar derinlere işler; yüreğin düşüncelerini, amaçlarını yargılar.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

12 Çünkü Allahın kelâmı canlıdır ve müessirdir, ve iki ağızlı her kılıçtan daha keskindir; ve canı ve ruhu, hem de mafsalları ve iliği bölünciye kadar saplanır, ve yüreğin düşüncelerini ve niyetlerini temyiz edicidir.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

12 Танръ'нън сьозю дири ве еткилидир, ики аъзлъ кълъчтан даха кескиндир. Джанла руху, иликле еклемлери бирбиринден айъраджак кадар деринлере ишлер; йюреин дюшюнджелерини, амачларънъ яргълар.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

12 Çünkü Tanrı'nın sözü diridir, etkindir. İki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Can ile ruhu, eklemlerle ilikleri ayırıncaya dek derinlere iner; yüreğin düşüncelerini, tasarılarını eleştirir.

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

12 Allahʼın sözü canlı ve güçlüdür, iki ağızlı kılıçtan daha keskindir. O kadar derine iner ki, can ve ruhun, oynak yerleri ve iliğin ayrıldığı yere kadar işler. Yüreğin düşüncelerini ve niyetlerini açığa çıkarır.

باب دیکھیں کاپی




İbraniler 4:12
42 حوالہ جات  

“Benim sözüm ateş gibi, kayayı parçalayan çekiç gibi değil mi?" diyor Yahve.


ağzımdan çıkan sözüm de öyledir: Bana boş dönmeyecek, ama dilediğim şeyi yerine getirecek, Yapması için gönderdiğim işte başarılı olacaktır.


Kurtuluş miğferini ve Tanrı’nın sözü olan Ruh’un kılıcını alın.


Sözlerinin açılışı ışık verir, Saf insana anlayış.


Çünkü çürüyen değil, çürümez bir tohumdan, yani Tanrı’nın diri ve kalıcı sözü aracılığıyla yeniden doğdunuz.


Ağzımı keskin bir kılıç gibi yaptı. Beni elinin gölgesine sakladı. Beni cilalı bir ok yaptı. Kendi okluğunda beni sakladı.


Sağ elinde yedi yıldız vardı. Ağzından iki ucu keskin bir kılıç çıktı. Yüzü tüm gücüyle parlayan güneş gibiydi.


Bundan ötürü Tanrı’ya durmadan şükrediyoruz. Çünkü bizden duyduğunuz Tanrı’nın bildirisi olan sözü insan sözü olarak değil, gerçekte olduğu gibi, Tanrı sözü olarak kabul ettiniz. İman eden sizlerde işleyen de bu sözdür.


“Ben, Yahve, aklı araştırırım. Her insana yollarına göre, İşlerinin meyvesine göre karşılık vermek için Yüreği sınarım.”


Çünkü Mesih’in Müjdesi’nden utanmıyorum. Müjde iman eden herkesin, önce Yahudiler’in, sonra Grekler'in kurtuluşu için Tanrı’nın gücüdür.


Ağızlarında Tanrı'ya yüce övgüler, Ellerinde iki ağızlı kılıçla,


Ağzından ulusları vurmak için keskin, iki yanı keskin bir kılıç çıkıyordu. Onları demir asayla yönetecek. Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’nın gazabının şiddetiyle üzüm sıkma çukurunda şaraplık üzümü çiğneyecek.


Ama ayıplandıklarında her şey ışık tarafından açığa çıkarılır. Çünkü açığa çıkan her şey ışıktır.


Benzetme şudur: Tohum Tanrı sözüdür.


Oturuşumu ve kalkışımı bilirsin. Düşüncelerimi uzaktan sezersin.


Gökten inmiş olan diri ekmek benim. Kim bu ekmekten yerse, sonsuza dek yaşayacak. Evet, dünyanın yaşamı için vereceğim ekmek benim bedenimdir” dedi.


Ama yoksulları doğrulukla yargılayacak, Yeryüzünün alçakgönüllüleri için adaletle karar verecek. Ağzının değneğiyle yeryüzüne vuracak; Kötüleri dudaklarının nefesiyle öldürecek.


Ey kudretli, kılıcını beline, İhtişamını ve heybetini kuşan.


Geriye kalanlar, ata binmiş Olan’ın ağzından çıkan kılıçla öldürüldü. Böylece bütün kuşlar onların etiyle tıka basa doydu.


Bunun için tövbe et! Yoksa yanınıza hızla gelir, ağzımdaki kılıçla onlara karşı savaşırım.


Size Tanrı’nın sözünü bildiren önderlerinizi anımsayın. Yaşayışlarının sonucunu göz önünde bulundurarak onların imanını örnek alın.


Dua ettikten sonra toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Kutsal Ruh’la doldu ve Tanrı’nın sözünü cesaretle duyurdular.


Bunu duyunca yüreklerine indi ve Petrus’a ve öbür elçilere, “Kardeşler, ne yapalım?” dediler.


Onun çocuklarını kırıp öldüreceğim. O zaman bütün kileseler bilecek ki, akılları ve yürekleri araştıran benim. Her birinize yaptıklarınıza göre karşılık vereceğim.


Tahtlar gördüm, bu tahtlar üzerinde oturanlara yargılama yetkisi verildi. Yeşua’nın tanıklığı ve Tanrı’nın sözü için başları kesilenlerin canlarını gördüm. Onlar canavara ya da onun suretine tapmamış, alınlarına ve ellerine onun işaretini koydurmamış olanlardı. Hepsi bin yıl boyunca Mesih’le yaşadılar ve hüküm sürdüler.


Esenlik kaynağı olan Tanrı sizi tümüyle kutsasın. Efendimiz Yeşua Mesih’in gelişinde tüm ruhunuz, canınız ve bedeniniz kusursuz bir şekilde korunsun.


Ama utancın gizli şeylerini reddettik, kurnazlık içinde yürümedik, Tanrı sözünü aldatarak kullanmadık, ama gerçeği ortaya koyarak kendimizi Tanrı'nın önünde her insanın vicdanına tavsiye ediyoruz.


Ama sonu pelin otu kadar acıdır, İki ağızlı kılıç kadar keskindir.


O, kendi isteğiyle, yarattıklarının ilk ürünü olmamız için gerçeğin sözü aracılığıyla bizi dünyaya getirdi.


Bilgelerin sözleri üvendire gibidir; topluluk ustalarının sözleri iyi çakılmış çiviler gibidir, bir Çoban tarafından verilmişlerdir.


Çünkü biz, birçokları gibi, Tanrı sözünü ticarete araç yapanlardan değiliz, tersine, Tanrı’dan olarak Tanrı’nın önünde Mesih’te içtenlikle konuşuyoruz.


Yahve senin kuvvet asanı Siyon'dan gönderecek. Düşmanlarının arasında saltanat sür.


Ama Yahudi olsun, Grek olsun, çağrılmış olanlar için Mesih Tanrı’nın gücü ve Tanrı’nın bilgeliğidir.


Ama onlar bunu duyduklarında yüreklerine hançer saplandı ve onları öldürmeye karar verdiler.


Beni reddedip sözlerimi kabul etmeyeni yargılayacak olan biri vardır. O kişiyi son günde yargılayacak olan söylediğim sözdür.


Bu, Sina Dağı’nda kendisine konuşan melekle birlikte çöldeki toplulukta bulunan ve bize vermek üzere diri vahiyleri alan kişidir.


Mesih topluluğu kutsal kılmak için sözle, suyla yıkayıp temizledi.


Ehud kendine iki ağızlı, bir arşın uzunluğunda bir pala yaptı. Bunu sağ uyluğunda, giysisinin altında kuşandı.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات