Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




АЪТЛАР 2:2 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

2 Yahve Yakov'un bütün yurtlarını acımadan yuttu. Gazabıyla Yahuda kızının kalelerini yıktı, Onları yere kadar indirdi. Krallığı ve beylerini bozdu.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

2 Yakup soyunun yaşadığı her yeri acımadan yuttu, Yahuda kızının surlu kentlerini gazabıyla yıktı, Yerle bir etti onları, Krallığını ve önderlerini alçalttı.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

2 Rab Yakubun bütün yurtlarını yuttu, acımadı; Yahuda kızının hisarlarını gazabı ile yıktı; Yere kadar onları indirdi; kırallığı ve reislerini bozdu.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

2 Якуп сойунун яшадъъ хер йери аджъмадан йутту, Яхуда къзънън сурлу кентлерини газабъйла йъктъ, Йерле бир етти онларъ, Краллъънъ ве ьондерлерини алчалттъ.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

2 Yakup soyunun yaşadığı her yeri acımadan yuttu, Yahuda kızının surlu kentlerini gazabıyla yıktı, Yerle bir etti onları, Krallığını ve önderlerini alçalttı.

باب دیکھیں کاپی




АЪТЛАР 2:2
32 حوالہ جات  

"Bizi öfkeyle örttün ve bizi kovaladın. Öldürdün. Acımadın.


Yahve tasarladığını yaptı. Eski günlerde buyurduğu sözünü yerine getirdi. Yıktı, acımadı. Düşmanı senin için sevindirdi. Düşmanlarının boynuzunu yükseltti.


Bu yüzden kutsal yerin beylerini kirleteceğim; ve Yakov'u lanete, İsrael'i de aşağılanmaya döndüreceğim."


Duvarlarınızın yüksek kalesini yıktı, alçalttı ve yerle bir etti.


Öfkelendiğin zaman onları kızgın fırına çevireceksin. Yahve gazabıyla onları yutacak. Ateş onları yiyip bitirecektir.


Bana gelince de, gözüm esirgemeyecek, acımayacak, ama yollarını kendi başlarına getireceğim."


“Gençler ve yaşlılar sokaklarda yerde yatıyorlar. El değmemiş kızlarımla gençlerim kılıçla düştüler. Öfken gününde onları öldürdün. Boğazladın, ama acımadın.


Efendi sanki bir düşman gibi oldu. İsrael'i yuttu. Bütün saraylarını yuttu. Kalelerini yıktı. Yahuda kızında yas ve ağıdı artırdı.


Çünkü yüksekte oturanları, yüce kenti alaşağı etti. Onu alçalttı. Yere kadar alçalttı. Onu toza kadar indirdi.


Çünkü savaşımızın silahları bedensel değil, ama Tanrı önünde kaleleri yıkan güçlü silahlardır.


Benim sana merhamet ettiğim gibi, senin de hizmetkâr arkadaşına merhamet etmen gerekmez miydi?’


Madem ki, Edom, “Biz ezildik, ama geri dönüp harap yerleri yeniden bina edeceğiz” diyor, Ordular Yahvesi diyor ki, “Onlar bina edecekler, ama ben yıkacağım; ve insanlar onlara ‘Kötülük Diyarı’, Yahve’nin sonsuza dek öfkelendiği halk diyecekler.”


Bu yüzden ben de gazapla davranacağım. Gözüm esirgemeyecek, acımayacağım. Kulağıma yüksek sesle seslenseler bile onları dinlemeyeceğim." dedi.


Gözüm esirgemeyecek, acımayacağım. Kendi yollarına göre seni cezalandıracağım. İğrençliklerin senin içinde olacak. O zaman bileceksin ki, ben, Yahve vuruyorum.


Gözüm seni esirgemeyecek, sana acımayacağım; ama kendi yollarını senin üzerine getireceğim, iğrençliklerin senin içinde olacak. O zaman benim Yahve olduğumu bileceksin.’


Bundan dolayı, Efendi Yahve şöyle diyor, varlığım hakkı için, kutsal yerimi bütün tiksindirici şeylerinle ve bütün iğrençliklerinle kirlettiğin için, ben de seni küçülteceğim. Gözüm esirgemeyecek, ben de acımayacağım.


O zaman," diyor Yahve, "Yahuda Kralı Sidkiya'yı, hizmetkârlarını ve halkı salgın hastalıktan, kılıçtan ve kıtlıktan ve bu kentte kalanları Babil Kralı Nebukadnetsar'ın eline, düşmanlarının eline ve hayatlarını arayanların eline teslim edeceğim. Onları kılıçtan geçirecek. Onları esirgemeyecek, onlara acımayacak ve merhamet etmeyecek."


Babaları oğullarıyla birlikte, onları birbirlerine çarpacağım’ diyor Yahve. ‘Acımayacağım, esirgemeyeceğim, onları yok etmekte merhamet göstermeyeceğim.’


“Onun duvarları üzerine çıkıp yok edin, ama tamamen yok etmeyin. Dallarını koparın, çünkü onlar Yahve'nin değildir.


Halkıma kızgındım. Mirasımı kirlettim ve onları senin eline verdim. Sen onlara hiç merhamet göstermedin. Yaşlıların üzerine çok ağır bir boyunduruk yükledin.


Dalları kuruduğunda kırılacaklar. Kadınlar gelip onları ateşe verecekler; çünkü onlar anlayışsız bir halktır. Bu nedenle onları yaratan onlara acımayacak, onlara şekil veren de onlara lütfetmeyecek.


Ordular Yahvesi bunu, her türlü görkemin gururunu lekelemek, yeryüzünün bütün saygınlarını aşağılamak için tasarladı.


Yahve Şeytan'a, "Hizmetkârım İyov'u düşündün mü? Çünkü yeryüzünde onun gibisi yoktur. Kusursuz ve doğru bir adamdır, Tanrı'dan korkar, kötülükten kaçınır. Sen beni sebepsiz yere onu harap etmek için kışkırttığın halde, hâlâ dürüstlüğünü koruyor."


Tapınağını yakıp yıktılar. Adını taşıyan konutu kirlettiler.


Çünkü bu, Efendi'nin, Ordular Yahvesi'nin, Görüm Vadisi'nde şaşkınlık, çiğneme ve kafa karışıklığı, duvarların yıkılacağı ve dağlara feryat edileceği gündür.”


Bütün ülkende güvenmiş olduğun yüksek ve sağlam duvarların yıkılıncaya kadar seni bütün kapılarında kuşatacaklar. Tanrın Yahve'nin sana verdiği ülkenin her yerinde seni bütün kapılarında kuşatacaklar.


Çünkü öfkemde, Ölüler diyarının en dibine kadar yanan bir ateş alevlendi, Ürünüyle yeryüzünü yiyip bitiriyor, Dağların temellerini ateşe veriyor."


“İsrael'in Tanrısı, Ordular Yahvesi şöyle diyor, 'İşte, bu kente ve bütün kasabalarına, ona karşı söylemiş olduğum bütün kötülüğü getireceğim. Çünkü sözlerimi dinlemesinler diye enselerini sertleştirdiler.'”


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات