Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Amos 4:1 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

1 Ey Samariya dağında bulunan Başan inekleri, yoksulları ezen, muhtaçları sıkıştıran, kocalarına, “Bize içecek getirin!” diyenler, bu sözü dinleyin.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

1 Ey sizler, Samiriye Dağı'ndaki Başan inekleri, Yoksula baskı yapan, Mazlumu ezen, Beylerine, “Getir de içelim!” diyen hanımlar! Kulak verin şu sözlere:

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

1 EY sizler, Samiriye dağındaki Başan inekleri, fakirleri sıkıştıran, yoksulları ezen, efendilerine: Getir de içelim, diyen kadınlar, şu sözü dinleyin:

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

1 Ей сизлер, Самирийе Даъ'ндаки Башан инеклери, Йоксула баскъ япан, Мазлуму езен, Бейлерине, „Гетир де ичелим!“ дийен ханъмлар! Кулак верин шу сьозлере:

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

1 Ey sizler, Samiriye Dağı'ndaki Başan inekleri, Yoksula baskı yapan, Mazlumu ezen, Beylerine, “Getir de içelim!” diyen hanımlar! Kulak verin şu sözlere:

باب دیکھیں کاپی




Amos 4:1
49 حوالہ جات  

Birçok boğalar beni kuşattı. Başan'ın güçlü boğaları çevremi sardı.


Siyon'da kaygısız olanların, Ve Samariya Dağı'nda güvenlikte olanların, Ulusların başının ileri gelenlerinin, İsrael evinin kendilerine geldiği o adamların vay haline!


Bu yüzden, mademki yoksulu çiğneyip ondan buğday vergisi alıyorsunuz, Yontulmuş taştan evler yaptınız, ama onlarda oturmayacaksınız. Güzel bağlar diktiniz, Ama onların şarabını içmeyeceksiniz.


Yiğitlerin etini yiyeceksiniz, yeryüzü beylerinin kanını, koçların, kuzuların, keçilerin, boğaların kanını içiceksiniz, hepsi Başan’ın semiz hayvanlarıdır.


Sonra döndüm ve güneş altında yapılan bütün baskıları gördüm. İşte, ezilenlerin gözyaşları ve onları teselli eden yoktu. Ve onları ezenlerin yanında güç vardı; ama onları avutan yoktu.


Yargı için size yaklaşacağım. Ben büyücülere, zina edenlere, yalan yere ant içenlere, ücretinde ücretliye, dul kadına ve yetime gaddarlık edenlere, yabancının hakkını gasp edenlere ve benden korkmayanlara karşı hızlı tanık olacağım” diyor Ordular Yahvesi.


Ve halkım için kura çektiler, Ve fahişeye ücreti için erkek çocuğu verdiler Ve içebilsinler diye şarap karşılığında bir kız sattılar."


Ülkenin halk zulmetti ve soygunculuk yaptı. Evet, yoksulu ve düşkünü sıkıştırdılar ve yabancıya haksız yere zulmettiler.


Onun içindeki beyleri, haksız kazanç elde etmek için kan dökmekte, canları yok etmekte avını parçalayan kurtlar gibidir.


Sende kan dökmek için rüşvet aldılar. Faiz ve tefecilik yaptın, komşundan zorbalıkla haksız kazanç aldın ve beni unuttun” diyor Efendi Yahve.


Sende baba ve anayı hor gördüler. Senin içinde yabancıya zulmettiler. Sende öksüze ve dul kadına haksızlık ettiler.


"Babil Kralı Nebukadnetsar beni yedi, Beni ezdi, Beni boş bir kap yaptı. Bir canavar gibi beni yuttu. Ağzını lezzetli yiyeceklerimle doldurdu. Beni kovdu.


Bütün boğalarını öldürün. Kesime insinler. Vay başlarına! Çünkü onların günü, Onların ziyaret zamanı geldi.


Eğer yabancıya, babasıza, dul kadına baskı yapmazsanız, bu yerde suçsuz kan dökmezseniz, kendi zararınıza başka ilâhların ardından yürümezseniz,


Çünkü Ordular Yahvesi şöyle dedi: “Ağaçları kesin, Yeruşalem’e karşı rampa kurun. Ziyaret edilecek kent burasıdır. Kendi içinde zulümle doludur.


“Benim seçtiğim oruç, bu değil mi: Kötülüğün bağlarını çözmek, Boyunduruğun kayışlarını açmak, Ezilenleri serbest bırakmak Ve her boyunduruğu kırmak?


Yer kalmayıncaya kadar eve ev katanların, Tarlaya tarla ekleyenlerin ve ülkenin ortasında kendini yalnız oturtan sizin vay haline!


Eğer bir bölgede yoksulların ezildiğini, adaletin ve doğruluğun zorla ortadan kaldırıldığını görürsen, bu şeye şaşma. Çünkü bir görevliyi, daha üstü gözetler, onların da üzerinde görevliler vardır.


Bilirim ki, Yahve dertlinin davasına bakar, Muhtacı haklı çıkarır.


“Mazlumların ezilmesinden ve yoksulların iniltilerinden ötürü, Şimdi kalkacağım” diyor Yahve, “Ona kötülük edenlerden kurtarıp güvenli bir yere koyacağım.”


Çünkü yoksulları ezdi ve bıraktı. Evi zorla çekip aldı ve onu bina etmeyecek.


Şemer'in Samariya Tepesi'ni iki talant gümüşe satın aldı; tepenin üzerine bina ederek yapmış olduğu kentin adını, tepenin sahibi Şemer'in adına göre Samariya koydu.


Tanımadığın bir ulus toprağının ve bütün emeğinin ürününü yiyecek. Her zaman yalnızca sıkıştırılacak ve ezileceksin,


“Mademki seviniyorsunuz, Mademki sevinçle coşuyorsunuz, Ey sizler, mirasımı yağma edenler, Mademki harman döven düve gibi sıçrıyorsunuz, Ve aygır gibi kişniyorsunuz,


İster kardeşlerinden biri olsun, ister ülkende kapılarının içinde olan yabancılardan biri olsun, yoksul ve muhtaç bir ücretli hizmetçiye baskı yapmayacaksın.


Yoksula ve muhtaç olana haksızlık etmişse, Soygunculuk etmişse, Rehinini geri vermemişse, Gözlerini putlara kaldırmışsa, İğrenç şeyler yapmışsa,


Kâselerde şarap içenler, Ve en iyi yağları sürünenler, Ama Yosef'in sıkıntısına üzülmeyen sizler vay halinize.


Dönüp Başan yoluna çıktılar. Başan Kralı Og, kendisi ve tüm halkı Edrei'de savaşmak için onlara karşı çıktılar.


Yoksulları yoldan saptırıyorlar. Yeryüzünün yoksulları hep saklanmaktalar.


Zenginler yoksullara hükmeder. Borç alan borç verenin hizmetkârıdır.


Yazıklar olsun Efraim'deki sarhoşların gurur tacına ve şarapla yenilenlerin verimli vadisinin başındaki onun muhteşem güzelliğinin solmakta olan çiçeğine!


"Gelin" diyorlar, "Şarap alayım, Ağır içkiye doyalım; Yarın da bugünkü gibi, haddinden fazla iyi olacak.”


“Kaybolanı arayacağım, sürülmüş olanı geri getireceğim, kırık olanı saracağım, hasta olanı güçlendireceğim; ama semizi ve güçlüyü yok edeceğim.


Ey İsrael'in çocukları, Mısır diyarından çıkardığı bütün soya karşı, Yahve'nin size karşı söylediği şu sözü dinleyin dedi:


İki kişi anlaşmadan Birlikte yürürler mi?


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات