Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Yakub 1:19 - Temel Türkçe Tercüme

19 Sevgili kardeşlerim, şunu unutmayın: herkes dinlemeye hazır olsun, ama konuşmak ve öfkelenmek için acele etmesin.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

19 Sevgili kardeşlerim, şunu aklınızda tutun: Herkes dinlemekte çabuk, konuşmakta yavaş, öfkelenmekte de yavaş olsun.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

19 Ey sevgili kardeşlerim, bunu bilirsiniz. Fakat her adam işitmekte çabuk, söylemekte ağır, gazapta ağır olsun;

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

19 Севгили кардешлерим, шуну аклънъзда тутун: Херкес динлемекте чабук, конушмакта яваш, ьофкеленмекте де яваш олсун.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

19 Sevgili kardeşlerim, şunu bilmelisiniz: Herkes işitmekte çabuk, konuşmakta ve kızmakta ağır davransın.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

19 O halde, sevgili kardeşlerim, herkes dinlemekte çabuk, konuşmakta ağır, öfkelenmekte yavaş olsun.

باب دیکھیں کاپی




Yakub 1:19
54 حوالہ جات  

Öfkelendiğinizde günah işlemeyin. Güneş batmadan öfkenizden vazgeçin.


Ama şimdi bunların hepsini hayatınızdan atın. Kızgınlık, öfke ve kini bırakın. İftira ve açık saçık laflar ağzınızdan çıkmasın.


Kin, öfke, kızgınlık, bağırıp çağırma, iftira gibi her çeşit kötülüğü hayatınızdan uzaklaştırın.


Mesihʼin esenliği yüreklerinizi yönetsin. Allah sizi tek bir beden halinde esenlik içinde yaşamaya çağırdı. Devamlı şükredin.


Ancak ben size şunu diyorum: Kardeşine öfkelenen herkes yargılanmayı hak edecek. Kardeşine boş kafalı diyen, Meclisʼin önünde hesap verecek. Birine aptal diyen kişi, cehennem ateşini hak edecek.


Kendini dindar sayan, ama dilini kontrol etmeyen kişi kendi kendini aldatır. Böyle kişinin dindarlığı boştur.


Allahʼa devamlı şükretmemiz için bir sebep daha var: Allahʼın sözünü bizden işittiğinizde onu insan sözü olarak değil, Allahʼın sözü olarak kabul ettiniz. Çünkü o gerçekten Allahʼın sözüdür ve gücünü siz imanlılarda gösterir.


Veriyaʼdaki Yahudiler Selanikʼtekilerden daha açık fikirliydi. Allahʼın sözünü büyük hevesle kabul ettiler. Anlatılanların doğru olup olmadığını anlamak için her gün Kutsal Yazılarʼı araştırıyorlardı.


Yine de bunu nasıl yapacaklarını bilemiyorlardı. Çünkü bütün halk İsaʼyı can kulağıyla dinliyordu.


O kadar insan toplandı ki, artık kapının önünde bile duracak yer kalmamıştı. İsa oradaki insanlara Allahʼın sözünü duyuruyordu.


Böylece sana hemen haber yolladım. Sen de iyilik ettin ve geldin. Evet, biz burada hepimiz Allahʼın huzurunda toplandık. Rabbin sana buyurduğu her şeyi dinlemeye hazırız”.


Onlar kendilerini elçilerin öğrettiklerini dinlemeye, beraberliğe, ekmek bölüp paylaşmaya ve dua etmeye adadılar.


Bütün vergi memurları ve günahkârlar İsaʼyı dinlemek için yanına akın ediyorlardı.


Size gerçeği bilmediğiniz için yazmadım. Tam tersine, gerçeği bildiğiniz için yazdım. Hiçbir yalanın gerçekle ilgisi olmadığını da biliyorsunuz.


Yahudi olmayanlar bunu işitince sevinip Rabbin sözünü yüceltmeye başladılar. Sonsuz yaşama kavuşmak için seçilenlerin hepsi iman etti.


Davud Mesihʼe ‘Efendim’ dediğine göre, Mesih nasıl Davudʼun oğlu olabilir?” Orada duran büyük kalabalık İsaʼyı zevkle dinliyordu.


O günlerde Petrus imanlı kardeşlerin arasında ayağa kalktı. Aşağı yukarı yüz yirmi kişiden meydana gelen bir topluluk bir araya gelmişti. Petrus onlara şöyle dedi:


Kardeşlerim, sizi deneyen çeşitli zorluklarla karşılaşınca, bunu hep sevinmek için fırsat sayın.


Sevgili kardeşlerim, aldanmayın!


Kardeşlerim, yüce Rabbimiz İsa Mesihʼe iman edenler olarak insanlar arasında ayrım yapmayın.


Dinleyin, sevgili kardeşlerim: Allah, bu dünyadaki fakirleri iman bakımından zengin yapmak için seçti. Onları, kendisini sevenlere söz verdiği krallığın mirasçıları yaptı. Öyle değil mi?


Aynı ağızdan hem övgü, hem sövgü çıkar. Kardeşlerim, bu böyle olmamalı.


Kardeşler, birbirinizi kötülemeyin. İmanlı kardeşini kötüleyen, ya da yargılayan, Tevrat kanunlarını kötülemiş ve yargılamış olur. Ama kanunu yargılarsan, sen artık kanunu yerine getiren değil, yargılayan biri olursun!


Her şeyden önce, kardeşlerim, hiç yemin etmeyin: ne gök üzerine, ne yer üzerine, ne de başka herhangi bir şey üzerine yemin etmeyin. Söylemek istediğiniz söz evet ise, “evet” deyin, hayır ise “hayır” deyin ki, Allahʼın cezasına uğramayasınız.


Kardeşlerim, diyelim ki, içinizden biri doğru yoldan sapar. Bir diğeriniz de onu yine doğru yola döndürür.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات