Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Markos 9:18 - Temel Türkçe Tercüme

18 Cin oğlumu tuttuğu zaman, onu yere yıkıyor. Oğlum ağzından köpükler saçıyor, dişlerini gıcırdatıyor. Bedeni kaskatı kesiliyor. Senin öğrencilerine cini kovmalarını söyledim, ama beceremediler.”

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

18 Ruh onu nerede yakalarsa yere çarpıyor. Çocuk ağzından köpükler saçıyor, dişlerini gıcırdatıyor ve kaskatı kesiliyor. Ruhu kovmaları için öğrencilerine başvurdum, ama başaramadılar.”

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

18 ruh onu her nerede tutarsa, kendisini yere çarpıyor; o köpürüyor, dişlerini gıcırdatıyor, ve kuruyor. Senin şakirtlerine: Ruhu çıkarın, dedim, yapamadılar.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

18 Рух ону нереде якаларса йере чарпъйор. Чоджук азъндан кьопюклер сачъйор, дишлерини гъджърдатъйор ве каскатъ кесилийор. Руху ковмаларъ ичин ьоренджилерине башвурдум, ама башарамадълар.“

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

18 Onu nerede tutarsa yere atıyor. Çocuğun ağzı köpürüyor, dişlerini gıcırdatıyor, kaskatı kesiliyor. Öğrencilerinden kötü ruhu çıkarmalarını diledim, ama güçleri yetmedi.”

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

18 Ruh onu nerede yakalarsa, yere çarpıyor. Ağzından köpükler geliyor, dişlerini gıcırdatıyor ve kaskatı kesiliyor. Öğrencilerinden ruhu çıkarmalarını istedim, ama yapamadılar.”

باب دیکھیں کاپی




Markos 9:18
16 حوالہ جات  

Size doğrusunu söylüyorum: Kim şu tepeye ‘Kalk ve denize atıl!’ derse ve yüreğinde hiç şüphe etmeden söylediği şeyin olacağına iman ederse, onun söylediği olacak.


Ruh yüksek sesle bağırıp çocuğu kuvvetle sarsarak ondan çıktı. Çocuk ölü gibi oldu. Birçok kişi onun için, “Öldü!” dediler.


Çocuğu Oʼna getirdiler. İsaʼyı görünce, çocuğu hemen cin çarptı. Çocuk yere düştü, yuvarlanmaya ve ağzından köpük saçmaya başladı.


Oğlumu senin öğrencilerine getirdim, ama onu iyileştiremediler.”


Bunu işitince, öfkeden kudurdular ve İstefanosʼa karşı diş bilemeye başladılar.


Kudurmuş deniz dalgalarının çıkardığı köpük gibi, ayıplarını ortaya çıkarırlar. Amaçsız dolaşan yıldızlar gibidirler. Sonsuza dek sürecek koyu karanlık onları bekliyor.


Oralardan Kenanlı bir kadın gelip İsaʼya yüksek sesle yalvardı: “Efendimiz, ey Davud Oğlu, bana merhamet et! Kızım cine tutuldu, çok acı çekiyor.”


Ama bu krallığın asıl vatandaşları dışarıya atılıp karanlıkta kalacaklar. Orada ağlayıp dişlerini gıcırdatacaklar.”


Kalabalığın içinden biri şöyle cevap verdi: “Öğretmenim, oğlumu sana getirdim. Cine tutulmuş, konuşamıyor.


İsa onlara şöyle dedi: “Ey imansız kuşak! Ne zamana kadar sizinle beraber olacağım? Ne zamana kadar size katlanacağım? Çocuğu bana getirin.”


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات