Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Filipililer 2:14 - Temel Türkçe Tercüme

14 Her şeyi şikâyet etmeden ve çekişmeden yapın.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

14-16 Her şeyi söylenmeden ve çekişmeden yapın ki, yaşam sözüne sımsıkı sarılarak aralarında evrendeki yıldızlar gibi parladığınız bu eğri ve sapık kuşağın ortasında kusursuz ve saf, Tanrı'nın lekesiz çocukları olasınız. Öyle ki, boşuna koşmadığımı, boşuna emek vermediğimi görerek Mesih'in gününde övünecek bir nedenim olsun.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

14 Her şeyi söylenmeden ve çekişmeden yapın,

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

14-16 Хер шейи сьойленмеден ве чекишмеден япън ки, яшам сьозюне съмсъкъ саръларак араларънда еврендеки йълдъзлар гиби парладъънъз бу ери ве сапък кушаън ортасънда кусурсуз ве саф, Танръ'нън лекесиз чоджукларъ оласънъз. Ьойле ки, бошуна кошмадъъмъ, бошуна емек вермедиими гьоререк Месих'ин гюнюнде ьовюнеджек бир неденим олсун.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

14 Yaptığınız her işi hiç söylenmeden, çekişmeden yapın.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

14 Her şeyi söylenmeden ve tartışmadan yapın.

باب دیکھیں کاپی




Filipililer 2:14
36 حوالہ جات  

Hiç şikâyet etmeden birbirinizi misafir edin.


Onlardan bazıları gibi, şikâyetçi olmayın. Şikâyet edenleri ölüm meleği yok etti.


Hiçbir şeyi bencillikle ya da boş övünmeyle yapmayın. Ama alçakgönüllülükle başkalarını kendinizden üstün sayın.


Kardeşler, birbirinizden şikâyet etmeyin. Aksi halde Allahʼın yargısına uğrarsınız. Asıl Yargıç Allahʼtır. O dünyayı yargılamak için hazır duruyor.


Mümkünse, elinizden geldiği kadar bütün insanlarla barış içinde yaşayın.


Dikkat edin, kimse kötülüğe karşılık kötülük yapmasın. Bunun yerine, her zaman birbirinize ve herkese iyilik yapmayı amaç edinin.


Çünkü insanın öfkesi Allahʼın istediği doğruluğu getirmez.


Boş yere gururlanmayalım. Birbirimizi kızdırmayalım. Birbirimizi kıskanmayalım.


Ama birbirinizle diş ve tırnakla kavga ederseniz, dikkat edin, birbirinizi yok etmeyesiniz.


Ama yüreğinizde kin, kıskançlık ve bencillik varsa, o vakit övünmeyin, yalan söyleyip gerçeği inkâr etmeyin.


İmanı zayıf olan kişiyi aranıza kabul edin. Ancak farklı fikirler üzerinde onlarla tartışmayın.


Onlar homurdanan, şikâyet eden, heveslerine uyan kişilerdir. Ağızlarından gururlu laflar dökülür. Kendi çıkarları için başkalarını överler.


Kötülükten sakınsın ve iyilik yapsın, barışa önem versin ve onun peşine düşsün.


Herkesle barış içinde yaşamak ve kendinizi Rabbe adamak için elinizden geleni yapın. İnsan kendini Rabbe adamadan Oʼnu göremeyecek.


Size öğretilenlere ters düşen fikirler yayan, ayrılıklar yaratan ve imanlıları yoldan saptıran kişiler var. Kardeşler, size yalvarırım: dikkatli olun, böyle kişilerden uzak durun.


Pavlus ve Barnaba bu adamlarla çekişti. Aralarında uzun bir tartışma oldu. Sonunda Pavlusʼla Barnabaʼyı ve oradan bazı imanlıları Yeruşalimʼe gönderme kararı verildi. Onlar bu konuyu elçilere ve diğer liderlere danışacaklardı.


O günlerde İsaʼnın öğrencileri gittikçe çoğalıyordu. Toplulukta her gün dul kadınlara yardım dağıtılıyordu. Bir ara, Grekçe konuşan Yahudiler, İbranice konuşan Yahudilerden şikâyet etmeye başladılar. “Günlük yardım dağıtılmasında bizim dul kadınlarımıza ilgi gösterilmiyor” dediler.


Yaptıkları hizmet için onlara fazlasıyla saygı ve sevgi gösterin. Birbirinizle barış içinde yaşayın.


Çünkü yanınıza geldiğimde sizi istediğim vaziyette bulmayacağımdan korkuyorum. Siz de beni istediğiniz vaziyette bulmayabilirsiniz. Aranızda çekişme, kıskançlık, öfke, bencillik, iftira, dedikodu, gurur ve karışıklık olabilir.


Aralarında öyle keskin bir anlaşmazlık çıktı ki, birbirlerinden ayrıldılar. Barnaba Markosʼu yanına alıp gemiyle Kıbrısʼa gitti.


Uzun bir tartışmadan sonra Petrus ayağa kalkıp onlara şöyle dedi: “Kardeşler, biliyorsunuz, Allah uzun zaman önce aranızdan beni seçti. Diğer milletlerin Müjdeʼyi benim ağzımdan duyarak ve imana gelmelerini istiyordu.


Üç yüz gümüş paradan fazlaya satılabilir, parası fakirlere dağıtılabilirdi.” Böylece kadına sertçe çıkıştılar.


Paralarını alınca bağın sahibine karşı şöyle homurdanmaya başlamışlar:


İsaʼyla beraberindekiler diğer öğrencilerin yanına dönünce, onların etrafında büyük bir kalabalık gördüler. Tevrat uzmanları öğrencilerle tartışıyorlardı.


Ama Ferisiler ve Tevrat uzmanları söylenmeye başladılar. İsaʼnın öğrencilerine şöyle dediler: “Nasıl olur da vergi memurları ve günahkârlarla birlikte yiyip içiyorsunuz?”


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات