1. Korintliler 4:12 - Temel Türkçe Tercüme

¹² Geçinmek için kendi ellerimizle çalışıp çabalıyoruz. Bize sövenlere iyilik diliyoruz. Bize eziyet edenlere sabrediyoruz.

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

¹² Kendi ellerimizle çalışıp emek veriyoruz. Bize sövenlere iyilik diliyoruz, zulmedilince sabrediyoruz.

Turkish Bible Old Translation 1941

¹² ve kendi ellerimizle işliyerek çalışıyoruz; sövülünce, hayırdua ederiz; eza çekince, sabrederiz;

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

¹² Кенди еллеримизле чалъшъп емек верийоруз. Бизе сьовенлере ийилик дилийоруз, зулмедилиндже сабредийоруз.

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

¹² Ellerimizle çalışan emekçileriz. Sövülürken kutsuyoruz, saldırıya uğrarken sabrediyoruz,

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

¹² Kendi ellerimizle didinip çalışıyoruz. Bizi lanetleyenleri kutsuyoruz. Zulmedenlere katlanıyoruz.

1. Korintliler 4:12 حوالہ جات

1. Petrus 3:9

Kötülüğe kötülükle karşılık vermeyin. Size sövenlere sövmeyin. Tam tersine, onlara iyilik dileyin. Çünkü Allah sizi bunu yapmaya çağırıyor. O zaman Allahʼtan miras olarak iyilik alacaksınız. Şöyle ki,

Matta 5:11

Benim yüzümden insanlar size hakaret ve eziyet ettikleri zaman ne mutlu size! Hakkınızda yalan yere her türlü kötü söz söylediklerinde size ne mutlu!

Romalılar 12:14

Size eziyet edenler için iyilik dileyin. İyilik dileyin, lanet etmeyin.

Romalılar 12:20

Bunun yerine, “Düşmanınız acıkmışsa, ona yemek verin; susamışsa, ona su verin. Böylece onu utandırarak başına yanan korlar yığmış gibi olursunuz.”

Elçilerin İşleri 18:3

Çadırcılık yapıyorlardı. Pavlus onlarla meslektaş olduğu için, onların yanında kaldı ve birlikte çalıştılar.

Luka 6:28

Size lanet edenler için bereket dileyin. Size hakaret edenler için dua edin.

1. Petrus 3:14

Doğru olanı yaptığınız için acı çekseniz bile, ne mutlu size! İnsanlar sizi korkutsalar da, “onlardan korkmayın ve yılmayın!”

1. Petrus 2:23

O, sövüldüğü zaman sövgüyle karşılık vermedi. Kendisine acı çektirenleri korkutmaya kalkmadı. Ama davasını, adaletle yargılayan Allahʼa teslim etti.

Luka 23:34

O zaman İsa şöyle dedi: “Baba, onları bağışla. Çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar.” Askerler İsaʼnın elbiselerini aralarında paylaşmak için kura çektiler.

Matta 5:44

Ama ben size diyorum: düşmanlarınızı sevin, size eziyet edenler için dua edin.

Elçilerin İşleri 7:60

Dizlerinin üstüne düşüp yüksek sesle, “Ya Rab, bu günahı onlara sayma!” Bunu söyledikten sonra gözlerini yaşama kapadı.

Yuhanna 15:20

Size söylemiş olduğum şu sözü hatırlayın: ‘Köle efendisinden büyük değildir.’ Bana eziyet ettilerse, size de eziyet edecekler. Benim sözümü yerine getirdilerse, sizin sözünüzü de yerine getirecekler.

Yahuda 1:9

Oysa başmelek Mikail bile, Musaʼnın cesedi hakkında İblisʼle çekişip tartışırken, İblisʼe hakaret etmedi, onu suçlu çıkarmaya cesaret etmedi. Sadece “Cezanı Rab versin!” dedi.

1. Timoteos 4:10

Bunun için çalışıp uğraşıyoruz. Çünkü umudumuzu diri olan Allahʼa bağladık. O, bütün insanların, özellikle iman edenlerin Kurtarıcısıʼdır.

2. Selanikliler 3:8

Hiç kimsenin elinden bedava ekmek yemedik. Tersine, hiçbirinize yük olmayalım diye zahmet çekip uğraştık, gece gündüz çalıştık.

1. Selanikliler 2:9

Çünkü kardeşler, ne kadar çalıştığımızı, ne kadar zahmet çektiğimizi hatırlarsınız. Hiçbirinize yük olmamak için gece gündüz alın teri döktük ve böylece Allahʼın Müjdesiʼni size vaaz ettik.

1. Korintliler 9:6

Yoksa yalnız ben ve Barnaba mı ihtiyaçlarımızı karşılamak için çalışmak zorundayız?

Elçilerin İşleri 20:34

Kendiniz biliyorsunuz ki, bu ellerimle çalışarak hem kendi ihtiyaçlarımı, hem de benimle birlikte olanların ihtiyaçlarını karşıladım.

1. Petrus 4:19

Bu sebeple Allahʼın isteğine uydukları için acı çekenler, iyilik yaparak canlarını sözüne sadık olan Yaradanʼa emanet etsinler.

Romalılar 8:35

Bizi Mesihʼin sevgisinden ne ayırabilir: sıkıntı mı, yoksulluk mu, eziyet mi, açlık mı, elbise yetersizliği mi, tehlike mi, kılıç mı?

2. Korintliler 11:8

Size hizmet etmek için başka topluluklardan para alarak onları adeta soydum.

Efesliler 4:28

Hırsızlık yapan artık çalmasın. Onun yerine elleriyle çalışarak dürüst iş yapsın. Öyle ki, muhtaç insanlara yardım edecek parası olsun.