Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Luka 16:3 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

3 “Kâhya kendi kendine, ‘Ne yapacağım ben?’ dedi. ‘Efendim kâhyalığı elimden alıyor. Toprak kazmaya gücüm yetmez, dilenmekten utanırım.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

3 Ve kâhya içinden dedi: Efendim kâhyalığı benden alıyor; ne yapayım? Toprak kazmağa gücüm yetmez; dilenmekten utanırım.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

3 „Кяхя кенди кендине, ‚Не япаджаъм бен?‘ деди. ‚Ефендим кяхялъъ елимден алъйор. Топрак казмая гюджюм йетмез, диленмектен утанъръм.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

3 “Kâhya içinden, ‘Şimdi ne yapacağım?’ dedi, ‘İşte efendim kâhyalığı benden alıyor. Toprağı kazacak gücüm yok. Dilenmekten utanırım.

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

3 Yönetici de kendi kendine demiş: ‘Ne yapsam, acaba? Efendim yöneticiliği elimden alıyor. Toprak kazmaya kuvvetim yok, dilencilik yapmaya da yüzüm yok.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

3 “Kâhya kendi kendine, ‘Efendim kâhyalığı elimden alıyor, ne yapacağım ben? Toprak kazmaya gücüm yok. Dilenmekten de utanırım.

باب دیکھیں کاپی




Luka 16:3
26 حوالہ جات  

Çünkü aranızda bazılarının boş gezdiğini duyuyoruz. Bunlar hiçbir iş yapmıyor, başkalarının işine karışıp duruyorlarmış.


O sırada, doğuştan kötürüm olan bir adam, tapınağın Güzel Kapı diye adlandırılan kapısına getiriliyordu. Tapınağa girenlerden para dilenmesi için onu her gün getirip oraya bırakırlardı.


Komşuları ve onu daha önce dilenirken görenler, “Oturup dilenen adam değil mi bu?” dediler.


“Yargıç bir süre ilgisiz kaldı. Ama sonunda kendi kendine, ‘Ben her ne kadar Tanrı'dan korkmaz, insana saygı duymazsam da, bu dul kadın beni rahatsız ettiği için hakkını alacağım. Yoksa sürekli gelip beni canımdan bezdirecek’ dedi.”


“Bir gün yoksul adam öldü, melekler onu alıp İbrahim'in yanına götürdüler. Sonra zengin adam da öldü ve gömüldü.


Her tarafı yara içinde olan Lazar adında yoksul bir adam bu zenginin kapısının önüne bırakılırdı; zenginin sofrasından düşen kırıntılarla karnını doyurmaya can atardı. Bir yandan da köpekler gelip onun yaralarını yalardı.


Adam kendi kendine, ‘Ne yapacağım? Ürünlerimi koyacak yerim yok’ diye düşündü.


Sonra Eriha'ya geldiler. İsa, öğrencileri ve büyük bir kalabalıkla birlikte Eriha'dan ayrılırken, Timay oğlu Bartimay adında kör bir dilenci yol kenarında oturuyordu.


Ne yapacaksınız dinsel bayramlarda, RAB'bin bayram gününde?


Peygamberler yalan peygamberlik ediyor, Halkı başına buyruk kâhinler yönetiyor, Halkım da bunu benimsiyor. Ama bunun sonunda ne yapacaksınız?”


Yargı günü Uzaklardan başınıza felaket geldiğinde ne yapacaksınız? Yardım için kime koşacaksınız, Servetinizi nereye saklayacaksınız?


Çocukluğundan beri kölesini şımartan, Sonunda cezasını çeker.


Sonbaharda çift sürmeyen tembel, Hasatta aradığını bulamaz.


Tembellik insanı uyuşukluğa iter, Haylaz kişi de aç kalır.


İşini savsaklayan kişi Yıkıcıya kardeştir.


Tembelin yolu dikenli çit gibidir, Doğrunun yoluysa ana caddeye benzer.


Tembel canının çektiğini elde edemez, Çalışkanın istekleriyse tümüyle yerine gelir.


Haman içeri girince kral ona, “Kralın onurlandırmak istediği biri için ne yapılmalı?” diye sordu. “Kral benden başka kimi onurlandırmak isteyebilir ki?” diye düşünen Haman şu yanıtı verdi: “Kral onurlandırmak istediği kişi için kendi giydiği bir kral giysisini ve üzerine bindiği sorguçlu atı getirtir,


“Haydi kalk ve kente gir, ne yapman gerektiği sana bildirilecek.”


“Akşam olunca, bağın sahibi kâhyasına, ‘İşçileri çağır’ dedi. ‘Sonuncudan başlayarak ilkine kadar, hepsine ücretlerini ver.’


Efendisi kâhyayı çağırıp ona, ‘Nedir bu senin hakkında duyduklarım? Kâhyalığının hesabını ver. Çünkü sen artık kâhyalık edemezsin’ dedi.


Kâhyalıktan kovulduğum zaman başkaları beni evlerine kabul etsinler diye ne yapacağımı biliyorum.’


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات