Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




İşaya 29:13 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

13 Rab diyor ki, “Bu halk bana yaklaşıp Ağızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak. Benden korkmaları da İnsanlardan öğrendikleri buyrukların sonucudur.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

13 Ve Rab dedi: Mademki bu kavm bana yaklaşıyorlar, ve ağızları ile, ve dudakları ile beni sayıyorlar, ve yüreklerini benden uzaklaştırıyorlar, ve benden korkmaları da kendilerine öğretilmiş olan insanların emridir;

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

13 Раб дийор ки, „Бу халк бана яклашъп Аъзларъйла, дудакларъйла бени саяр, Ама йюреклери бенден узак. Бенден коркмаларъ да Инсанлардан ьорендиклери буйрукларън сонуджудур.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

13 Rab diyor ki, “Bu halk bana yaklaşıp Ağızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak. Benden korkmaları da İnsanlardan öğrendikleri buyrukların sonucudur.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

13 Efendi şöyle dedi: "Çünkü bu halk ağızlarıyla yaklaşıyor ve dudaklarıyla beni sayıyor, ama yüreklerini benden uzaklaştırdılar ve benden korkmaları öğretilmiş olan insan buyruğudur;

باب دیکھیں کاپی




İşaya 29:13
25 حوالہ جات  

Onları sen diktin, kök saldılar, Büyüyüp ürün verdiler. Adın ağızlarından düşmüyor, Yürekleriyse senden uzak.


Bütün bunlara karşın, hain kızkardeşi Yahuda içtenlikle değil, göstermelik olarak bana döndü.” Böyle diyor RAB.


O'nun sözüne bir şey katma, Yoksa seni azarlar, yalancı çıkarsın.


Bu kuralların hepsi, kullanıldıkça yok olacak nesnelerle ilgilidir; insanların buyruklarına, öğretilerine dayanır.


‘RAB'bin varlığı hakkı için’ deseler de, Aslında yalan yere ant içiyorlar.”


Beni Tanrınız RAB'be gönderip, ‘Bizim için Tanrımız RAB'be yakar. O'nun bize söyleyeceği her şeyi bildir, yapacağız’ demekle kendinizi aldatıyorsunuz!


Haklı davamı dinle, ya RAB, Feryadımı işit! Hilesiz dudaklardan çıkan duama kulak ver!


Asur'u tanrısız ulusa karşı salacağım; Soyup yağma etmesi, Sokaktaki çamur gibi onları çiğnemesi, Öfkelendiğim halkın üzerine yürümesi için Buyruk vereceğim.”


Saul, “Günah işledim!” dedi, “Ama ne olur halkımın ileri gelenleri ve İsrailliler karşısında beni onurlandır. Tanrın RAB'be tapınmam için benimle dön.”


Ama Tanrı kötüye şöyle diyor: “Kurallarımı ezbere okumaya Ya da antlaşmamı ağzına almaya ne hakkın var?


Ariel, Ariel, Davut'un ordugah kurduğu kent, vay haline! Sen yıla yıl kat, bayramların süredursun.


Kitabı okuma bilmeyen birine verip, “Rica etsek şunu okur musun?” diye sorduklarında ise, “Okuma bilmem” yanıtını alırlar.


Bu yüzden kızgın öfkesini, Savaşın şiddetini üzerlerine yağdırdı. Ama ateş çemberi içinde olduklarını farketmediler, Aldırmadılar kendilerini yakıp bitiren ateşe.


Ya RAB, neden bizi yolundan saptırıyor, İnatçı kılıyor, Senden korkmamızı engelliyorsun? Kulların uğruna, Mirasın olan oymakların uğruna geri dön.


İsrail ileri gelenlerinden kimisi gelip yanıma oturdu.


“Sen, ey insanoğlu, halkın duvar diplerinde, evlerin kapıları önünde senin hakkında konuşuyor. Birbirlerine, ‘Haydi, gidip RAB'den gelen sözün ne olduğunu duyalım’ diyorlar.


‘Yoldan çekilin, yolu açın, Bizi İsrail'in Kutsalı'yla yüzleştirmekten vazgeçin.’ ”


Yürekten yakarmıyorlar, Uluyorlar yataklarının üzerinde. Tahıl ve yeni şarap için kendilerini yaralıyor, Bana sırt çeviriyorlar.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات