Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




1. Timoteos 2:8 - Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

8 Buna göre, erkeklerin öfkelenip çekişmeden, her yerde pak eller yükselterek dua etmelerini isterim.

باب دیکھیں کاپی

Turkish Bible Old Translation 1941

8 İmdi isterim ki erkekler her yerde tahir eller kaldırarak gazapsız ve nizasız dua etsinler.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

8 Буна гьоре, еркеклерин ьофкеленип чекишмеден, хер йерде пак еллер йюкселтерек дуа етмелерини истерим.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

8 Bu nedenle, erkeklerin öfkeye ya da sürtüşmeye kapılmaksızın, pak eller yükselterek her yerde dua etmelerini salık veririm.

باب دیکھیں کاپی

Temel Türkçe Tercüme

8 Onun için her yerde erkeklerin birbirine kızmadan ve çekişmeden günahtan temiz eller yükselterek dua etmelerini isterim.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

8 Bu nedenle, erkeklerin öfkelenmeden ve kuşku duymadan, her yerde kutsal eller kaldırarak dua etmelerini isterim.

باب دیکھیں کاپی




1. Timoteos 2:8
48 حوالہ جات  

Ellerinizi kutsal yere doğru kaldırıp RAB'be övgüler sunun!


Ömrümce sana övgüler sunacağım, Senin adınla ellerimi kaldıracağım.


Öyleyse yüreklerimiz serpmeyle kötü vicdandan arınmış, bedenlerimiz temiz suyla yıkanmış olarak, imanın verdiği tam güvenceyle, yürekten bir içtenlikle Tanrı'ya yaklaşalım.


Bu güvenilir bir sözdür. Tanrı'ya iman etmiş olanların, kendilerini iyi işlere vermeye özen göstermeleri için bu konularda ısrarlı olmanı istiyorum. Bunlar insan için iyi ve yararlıdır.


Tanrı'ya yaklaşın, O da size yaklaşacaktır. Ey günahkârlar, ellerinizi günahtan temizleyin. Ey kararsızlar, yüreklerinizi paklayın.


İsa onları kentin dışına, Beytanya'nın yakınlarına kadar götürdü. Ellerini kaldırarak onları kutsadı.


“Ellerinizi açıp bana yakardığınızda Gözlerimi sizden kaçıracağım. Ne kadar çok dua ederseniz edin dinlemeyeceğim. Elleriniz kan dolu.


Bunun gibi, ey kocalar, siz de daha zayıf varlıklar olan karılarınızla anlayış içinde yaşayın. Tanrı'nın lütfettiği yaşamın ortak mirasçıları oldukları için onlara saygı gösterin. Öyle ki, dualarınıza bir engel çıkmasın.


Bu nedenle, daha genç dulların evlenmelerini, çocuk yapmalarını, evlerini yönetmelerini, düşmana hiçbir iftira fırsatı vermemelerini isterim.


Günümüz dolunca kentten ayrılıp yolumuza devam ettik. İmanlıların hepsi, eşleri ve çocuklarıyla birlikte bizi kentin dışına kadar geçirdiler. Deniz kıyısında diz çöküp dua ettik.


Kornelius korku içinde gözlerini ona dikti, “Ne var, efendim?” dedi. Melek ona şöyle dedi: “Duaların ve sadakaların anılmak üzere Tanrı katına ulaştı.


Dindar bir adamdı. Hem kendisi hem de bütün ev halkı Tanrı'dan korkardı. Halka çok yardımda bulunur, Tanrı'ya sürekli dua ederdi.


Sonra diz çökerek yüksek sesle şöyle dedi: “Ya Rab, bu günahı onlara yükleme!” Bunu söyledikten sonra gözlerini yaşama kapadı.


Herkesin benim gibi olmasını dilerdim. Ama herkesin Tanrı'dan aldığı ruhsal bir armağanı vardır; kiminin şöyle, kiminin böyle.


‘Kornelius’ dedi, ‘Tanrı senin duanı işitti, verdiğin sadakaları andı.


İsa ona şöyle dedi: “Kadın, bana inan, öyle bir saat geliyor ki, Baba'ya ne bu dağda, ne de Yeruşalim'de tapınacaksınız!


İsa, “Baba, onları bağışla” dedi. “Çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar.” O'nun giysilerini aralarında paylaşmak için kura çektiler.


İsa onlara şu karşılığı verdi: “Size doğrusunu söyleyeyim, eğer imanınız olur da kuşku duymazsanız, yalnız incir ağacına olanı yapmakla kalmazsınız; şu dağa, ‘Kalk, denize atıl’ derseniz, dediğiniz olacaktır.


Ama ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin.


Yüreğimde kötülüğe yer verseydim, Rab beni dinlemezdi.


Suçsuzluğumu göstermek için ellerimi yıkar, Sunağının çevresinde dönerim, ya RAB,


Elleri pak, yüreği temiz olan, Gönlünü putlara kaptırmayan, Yalan yere ant içmeyen.


Yine de ellerim şiddetten uzak, Duam içtendir.


Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi, Sen de bizim suçlarımızı bağışla.


Kötülerin sunduğu kurban iğrençtir, Hele bunu kötü niyetle sunarlarsa.


RAB kötülerin kurbanından iğrenir, Ama doğruların duası O'nu hoşnut eder.


Oysa onlar hastalanınca ben çula sarınır, Oruç tutup alçakgönüllü olurdum. Duam yanıtsız kalınca, Bir dost, bir kardeş yitirmiş gibi dolaşırdım. Kederden belim bükülürdü, Annesi için yas tutan biri gibi.


Tanrı ona şöyle dedi: “Madem kendin için uzun ömür, zenginlik ve düşmanlarının ölümünü istemedin, bunların yerine adil bir yönetim için bilgelik istedin; isteğini yerine getireceğim. Sana öyle bir bilgelik ve sezgi dolu bir yürek vereceğim ki, benzeri ne senden öncekilerde görülmüştür, ne de senden sonrakilerde görülecektir.


Seni yardıma çağırdığımda, Ellerimi kutsal konutuna doğru açtığımda, Kulak ver yalvarışlarıma.


Duam önünde yükselen buhur gibi, El açışım akşam sunusu gibi kabul görsün!


Bizi her zaman Mesih'in zafer alayında yürüten, O'nu tanımanın güzel kokusunu aracılığımızla her yerde yayan Tanrı'ya şükürler olsun!


Kardeşler, şunu bilmenizi isterim: Başıma gelenler daha çok Müjde'nin yayılmasına yaramıştır.


Rab'bin sözü sizden yayıldı. Tanrı'ya imanınızın haberi yalnız Makedonya ve Ahaya'ya değil, her yere ulaştı. Artık bizim bir şey söylememize gerek kalmadı.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات