Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Yunus 2:2 - Turkish Bible Old Translation 1941

2 Ve dedi: Sıkıntım içinden RABBİ çağırdım, Ve bana cevap verdi; Ölüler diyarının bağrından imdada çağırdım, Ve sen benim sesimi işittin.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

2 “Ya RAB, sıkıntı içinde sana yakardım, Yanıtladın beni. Yardım istedim ölüler diyarının bağrından, Kulak verdin sesime.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

2 „Я РАБ, съкънтъ ичинде сана якардъм, Янътладън бени. Ярдъм истедим ьолюлер диярънън баръндан, Кулак вердин сесиме.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

2 “Ya RAB, sıkıntı içinde sana yakardım, Yanıtladın beni. Yardım istedim ölüler diyarının bağrından, Kulak verdin sesime.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

2 Ve dedi: "Sıkıntımın içinden Yahve'yi çağırdım. Bana yanıt verdi. Şeol'ün karnından haykırdım. Sen benim sesimi duydun.

باب دیکھیں کاپی




Yunus 2:2
26 حوالہ جات  

SIKINTIMDA RABBİ çağırdım, Ve bana cevap verdi.


Bu hakir çağırdı, ve RAB işitti, Ve bütün sıkıntılarından onu kurtardı.


Çünkü bana karşı inayetin büyüktür; Ve canımı derin ölüler diyarından kurtardın.


Bedeninin günlerinde Mesih, kendisini ölümden kurtarmağa kadir olana kuvvetli feryatla ve gözyaşları ile dualar ve yalvarışlar takdim etmiş, ve takvası sebebile işitilmişti;


Ve Davud çok sıkıldı; çünkü kavm: Onu taşlıyalım, diyorlardı; çünkü bütün kavmın, herkesin, oğullarından, ve kızlarından dolayı, canı yanıyordu. Fakat Davud Allahı RAB ile kuvvet buldu.


Çünkü nasıl Yunus üç gün üç gece iri balığın karnında kaldı ise, İnsanoğlu da üç gün üç gece yerin bağrında öyle kalacaktır.


Ölüm ipleri çevremi sardı; Ve ölüm diyarının sıkıntıları beni buldular; Ben sıkıntı ve dert buldum.


Çünkü düşkünün derdini hor görmedi ve tiksinmedi, Yüzünü de ona örtmedi; Fakat onu imdada çağırınca işitti.


SENİ çağırınca bana cevap ver, ey salâhımın Allahı; Darlıkta olduğum zaman beni genişliğe çıkarırsın; Bana acı da duamı işit.


Şiddetli ıstırapta olarak, ziyade hararetle dua etti; teri toprağın üzerine düşen büyük kan damlaları gibi idi.


Ölüler diyarı senin gelişini karşılamak için dibinden kaynaşıyor; senin için ölüleri, dünyanın bütün büyüklerini uyandırıyor; milletlerin bütün kırallarını tahtlarından ayağa kaldırdı.


Ey sen duayı işiten, Bütün beşer sana gelecek.


Yüreğim bayılınca, yerin ucundan seni çağırırım; Benden yüksek olan kayaya beni eriştir.


Çünkü sen canımı ölüler diyarına terketmezsin; Mukaddesini çürüme görmeğe bırakmazsın.


Çünkü sen canımı ölüler diyarına terketmezsin, Ve Mukaddesini çürüklük görmeğe bırakmazsın.


Cariyeni kötü bir kadın sanma; çünkü kaygımın ve üzüntümün çokluğundan dolayı şimdiye kadar söyledim.


Sarnıcın dibinden senin ismini çağırdım, ya RAB.


seni çukura inenlerle beraber eski zaman kavmının yanına indireceğim; ve sende oturan olmasın diye seni çukura inenlerle beraber yerin derinliklerine, eski zamandan beri harap olan yerlere oturtacağım; ve yaşıyanlar diyarına izzet vereceğim.


ta ki, sular yanındaki bütün ağaçlar kendi boylarınca yükselmesinler, ve tepelerini bulutlar arasına eriştirmesinler, ve su içenlerin hepsi, onların kuvvetli olanları yüksekliklerile dikilmesinler; çünkü onların hepsi, âdem oğulları arasında çukura inenlerle beraber yerin derinliklerine, ölüme verildiler.


Ve sıkıntısında Allahı RABBE yalvardı, ve atalarının Allahı önünde kendisini çok alçalttı.


Zira her diliyen alır; arıyan bulur; ve kapıyı çalana açılır.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات