Biblia Todo Logo
آن لائن بائبل

- اشتہارات -




Çıkış 32:12 - Turkish Bible Old Translation 1941

12 Mısırlılar: Onları kötülük için, dağlarda öldürmek için, ve onları yeryüzünden yok etmek için çıkardı, diye niçin söylesinler? Kızgın öfkenden dön, ve kavmına karşı bu kötülüğe nadim ol.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

12 Neden Mısırlılar, ‘Tanrı kötü amaçla, dağlarda öldürmek, yeryüzünden silmek için onları Mısır'dan çıkardı’ desinler? Öfkelenme, vazgeç halkına yapacağın kötülükten.

باب دیکھیں کاپی

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

12 Неден Мъсърлълар, ‚Танръ кьотю амачла, даларда ьолдюрмек, йерйюзюнден силмек ичин онларъ Мъсър'дан чъкардъ‘ десинлер? Ьофкеленме, вазгеч халкъна япаджаън кьотюлюктен.

باب دیکھیں کاپی

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

12 Neden Mısırlılar, ‘Tanrı kötü amaçla, dağlarda öldürmek, yeryüzünden silmek için onları Mısır'dan çıkardı’ desinler? Öfkelenme, vazgeç halkına yapacağın kötülükten.

باب دیکھیں کاپی

Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

12 Mısırlılar neden, 'Onları kötülük için, dağlarda öldürmek ve yeryüzünden yok etmek için çıkardı' diye konuşsunlar? Kızgın öfkenden dön ve halkına karşı bu kötülükten vazgeç.

باب دیکھیں کاپی




Çıkış 32:12
32 حوالہ جات  

ta ki, bizi oradan çıkardığın memleket demesin: RAB onları kendilerine vadettiği diyara götüremediği için, ve onlardan nefret ettiği için, çölde öldürmek üzre onları çıkardı.


Çünkü Kenânlılar, ve diyarın bütün halkı işitecekler, ve bizi saracaklar, ve yeryüzünden adımızı kesecekler, ve kendi büyük ismin için ne yapacaksın?


Ve RAB kavmına edeceğini söylediği kötülüğe nadim oldu.


Çünkü orduların RABBİ şöyle diyor: Atalarınız beni öfkelendirdikleri zaman size kötülük etmeği nasıl düşündüm, ve nadim olmadımsa, orduların RABBİ diyor;


Kim bilir? belki Allah döner ve nadim olur, ve kızgın öfkesinden döner de, yok olmayız.


Bunun üzerine RAB nadim oldu; Rab Yehova: Bu da olmıyacaktır, dedi.


Bunun üzerine RAB nadim oldu; RAB: Bu olmıyacak, dedi.


Bununla beraber milletlerin gözünde ismim bozulmasın diye, yine elimi geri çektim, ve kendi ismim uğrunda çalıştım; o milletler ki, onların gözü önünde İsrail oğullarını çıkarmıştım.


Fakat milletlerin gözünde ismim bozulmasın diye, kendi ismim uğrunda çalıştım; o milletler ki, onların gözü önünde İsrail oğullarını çıkarmıştım.


Fakat aralarında bulundukları milletlerin gözünde ismim bozulmasın diye kendi ismim uğrunda çalıştım; o milletler ki, onların gözü önünde İsrail oğullarını Mısırdan çıkararak kendimi onlara bildirdim.


Ve onlar için ahdini andı, Ve inayetlerinin çokluğuna göre merhamet eyledi.


Dön, ya RAB, ne vakte kadar...? Ve kullarına merhamet eyle.


Bütün gazabını yatıştırdın; Öfkenin kızgınlığından geri döndün.


Fakat o, rahîmdir, fesadı bağışladı, ve helâk etmedi; Ve çok kereler öfkesini onlardan çevirdi, Ve bütün gazabını uyandırmadı.


Ya RAB, şunu an, düşman sitem etti. Ve akılsız kavm senin ismine küfretti.


Şimdi bütün cemaat için reislerimiz tayin olunsunlar, ve bu şey için Allahımızın kızgın öfkesi bizden dönünciye kadar, muayyen vakitlerde şehirlerimizde yabancı kadın alanların hepsi, ve onlarla beraber her şehrin ihtiyarları ve hâkimleri gelsinler.


Ve onun üzerine büyük taş yığını yığdılar, bugüne kadar duruyor; ve RAB öfkesi kızgınlığından döndü. Bunun için bugüne kadar o yerin adına Akor deresi denilir.


Çünkü RAB kendi kavmına hükmedecektir, Ve onların gücü tükendiğini, Köle ve serbest adam kalmadığını gördüğü zaman, Kullarına acıyacaktır.


Yok edilecek şeylerden hiç biri eline yapışmıyacak; ta ki, Allahın RABBİN gözünde doğru olanı yapmak için, bugün sana emretmekte olduğum RABBİN bütün emirlerini tutmak üzre,


Ve RAB yeryüzünde adamı yaptığına nadim oldu, ve yüreğinde acı duydu.


Ve şimdi niyaz ederim, eğer gözünde lûtuf buldumsa, bana yollarını şimdi bildir, ta ki, gözünde lûtuf bulayım diye seni bileyim; ve bu millet senin kavmın olduğunu düşün.


Bu cemaatten ayrılın da onları bir anda bitireyim.


Çünkü RAB kavmını kendi büyük isminden ötürü bırakmıyacaktır, çünkü RAB sizi kendine kavm etmeğe razı oldu.


(çünkü onlar demir ocağın içinden, Mısırdan çıkardığın senin kavmın ve kendi mirasındırlar);


Bundan dolayı RAB şöyle diyor: İşte, seni yeryüzünden göndereceğim; bu yıl öleceksin, çünkü RABBE karşı sapıklık söyledin.


Kâhinler, RABBİN hizmetçileri, eyvanla mezbah arasında ağlıyıp desinler: Ya RAB, kavmını esirge, ve kendi mirasını rüsvaylığa verme ki, milletler ona hâkim olmasınlar; niçin kavmlar arasında denilsin: Onların Allahı nerede?


Niyaz ederim, Mısırdan buraya kadar bu kavmı nasıl bağışladınsa, bu kavmın fesadını merhametinin büyüklüğüne göre bağışla.


Ve senin ismini çağıran, sana tutunmak için kendini uyandıran yok; çünkü didarını bizden örttün, ve bizi fesatlarımızın elile bitirdin.


Ve şimdi, ya RAB, sen Babamızsın; biz balçığız, ve sen çömlekçimizsin; ve hepimiz senin elinin işiyiz.


ہمیں فالو کریں:

اشتہارات


اشتہارات