Biblia Todo Logo
La Biblia Online

- Anuncios -




Yeremya 4:19 - Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC)

19 Izdırabım benim, ızdırabım! Yüreğimde acı çekiyorum! Yüreğim içimde titriyor. Susamıyorum, çünkü ey canım, boru sesini, savaş dehşetini duydun.

Ver Capítulo Copiar

Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008

19 Ah, içim, içim! Acıdan kıvranıyorum. Ah, yüreğim, yüreğim çarpıyor. Sessiz duramıyorum! Çünkü boru sesini, savaş naralarını işittim!

Ver Capítulo Copiar

Turkish Bible Old Translation 1941

19 Ah içim, içim! sancı yüreğimi sıkıyor; içimde yüreğim çarpıyor; susamıyorum; çünkü, ey canım, boru sesini, cenk nârasını işittin.

Ver Capítulo Copiar

Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап

19 Ах, ичим, ичим! Аджъдан къвранъйорум. Ах, йюреим, йюреим чарпъйор. Сессиз дурамъйорум! Чюнкю бору сесини, саваш нараларънъ ишиттим!

Ver Capítulo Copiar

Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar

19 Ah, içim, içim! Acıdan kıvranıyorum. Ah, yüreğim, yüreğim çarpıyor. Sessiz duramıyorum! Çünkü boru sesini, savaş naralarını işittim!

Ver Capítulo Copiar




Yeremya 4:19
48 Referencias Cruzadas  

Ey canım, onların toplantılarına katılma. Ey yüceliğim, toplantılarında onlarla bir olma Çünkü öfkelendiklerinde adam öldürdüler. İsteyerek sığırları sakatladılar.


Babasına, “Başım! Başım!” dedi. Hizmetçisine, “Onu annesine götür” dedi.


Ona gözlerini dikti, ta ki utanana kadar. O zaman Tanrı adamı ağladı.


Yahve’yi öv, ey canım! İçimde var olan her şey, O’nun kutsal adını övsün!


Ey canım, rahatına dön, Çünkü Yahve sana cömertçe davrandı.


Gözlerimden oluk oluk yaşlar akıyor, Çünkü yasana uymuyorlar. צ TSADE


Öfke beni ele geçirdi, Yasanı terk eden kötüler yüzünden.


Yah’ı övün! Ey canım, Yahve’yi öv.


Canım, Yahve’ye şöyle dedi: “Efendim sensin. Senden ayrı bana iyilik yoktur.”


Yüreğim Moav için haykırıyor! Soyluları Soar'a, Eglat Şelişiya'ya kaçıyorlar; çünkü Luhit yokuşundan ağlayarak çıkıyorlar; Horonaim yolunda yıkım çığlığı yükseltiyorlar.


Bu nedenle yüreğim Moav için, içim de Kir Heres için arp gibi inliyor.


Bu yüzden kalçalarım acıyla dolu. Doğum yapan bir kadının sancıları gibi ağrılar beni ele geçirdi. O kadar çok acı çekiyorum ki, duyamıyorum. O kadar korkuyorum ki, göremiyorum.


Kalbim çarpıntı içinde. Dehşet beni korkuttu. Arzu ettiğim alacakaranlık benim için titremeye döndü.


Bu nedenle, "Gözünüzü benden uzaklaştırın" dedim. "Acı acı ağlayacağım. Halkımın kızının yıkımından dolayı beni avutmaya çalışmayın.


Ama eğer dinlemezseniz, Canım gururunuz için gizlice ağlayacak. Gözüm acı acı ağlayacak, Ve gözyaşı dökecek, Çünkü Yahve'nin sürüsünü sürgün ettiler.


Eğer O'ndan söz etmeyeceğim Ya da artık O'nun adına söylemeyeceğim desem, O zaman yüreğimde, kemiklerimin içine kapatılmış yanan bir ateş gibi olur. İçimde tutmaktan yoruldum. Yapamıyorum.


Peygamberlere gelince: İçimdeki yüreğim kırık. Bütün kemiklerim titriyor. Yahve yüzünden, Ve O'nun kutsal sözleri yüzünden Sarhoş ve şarabın yendiği bir adam gibiyim.


Ne zamana dek bayrak göreceğim ve boru sesini ne zamana dek duyacağım?


Yahuda’da bildirin ve Yeruşalem’de duyurup deyin: 'Ülkede boru çalın! Yüksek sesle bağırıp söyleyin, 'Toplanın! Surlu kentlere girelim!'


‘Hayır, Mısır diyarına gireceğiz, orada savaş görmeyecek, boru sesi duymayacağız, ekmek için açlık çekmeyeceğiz; orada oturacağız’ derseniz;


Bu yüzden,” diyor Yahve, “İşte, Ammon'un çocuklarının Rabba’sına karşı savaş bağırışını işittireceğim günler geliyor, Ve orası ıssız bir yığın olacak ve onun kızları ateşle yakılacak; O zaman İsrael kendisini mülk edinenleri mülk edinecek” diyor Yahve.


Ülkede savaş sesi, Ve büyük yıkım var.


Onun haberini duyduk. Ellerimizin gücü kalmadı. Doğum ağrısı çeken bir kadının sancıları gibi, sıkıntı bizi yakaladı.


Ah kedere karşı kendimi teselli edebilseydim! Yüreğim içimde baygın.


Halkımın kızının yarasından yaralandım. Yas tutuyorum. Dehşet beni yakaladı.


Keşke, başım sular, Gözlerim gözyaşı pınarı olsa da, Halkımın kızının öldürülmüş olanları için Gece gündüz ağlasam!


Dağlar için ağlayıp yas tutacağım, Çölün otlakları için ağıt yakacağım, Çünkü yandılar, öyle ki kimse geçmiyor; İnsanlar sürü sesini duyamıyor. Hem gökyüzünün kuşları hem de hayvanlar kaçıp gittiler.


“Bunlardan dolayı ağlıyorum. Gözüm, gözüm yaşlar akıtıyor, Çünkü canımı ferahlatacak olan tesellici benden uzak. Çocuklarım harap oldu, Çünkü düşman galip geldi.”


“Bak, ey Yahve; çünkü sıkıntıdayım. Yüreğim sıkılıyor. Yüreğim içimde dönüyor, Çünkü ağır bir şekilde isyan ettim. Dışarıda kılıç yoksun bırakmada. Evde ölüm gibi.


Yaş dökmekten gözlerim tükendi. Yüreğim sıkıntılı. Halkımın kızının yıkımı yüzünden Ciğerim yere döküldü, Çünkü çocuklar ve emziktekiler kentin sokaklarında bayılmakta.


O zaman, adı Belteşatsar olan Daniel bir süre sessiz şaşkın kaldı ve düşünceleri onu rahatsız etti. Kral, “Belteşatsar, düş ve yorum seni rahatsız etmesin” diye karşılık verdi. Belteşatsar, “Efendim, düş senden nefret edenler için, yorumu da düşmanların için olsun” diye karşılık verdi.


“Ben Daniel, ruhum bedenimin içinde kederlendi ve başımdaki görümler beni rahatsız etti.


“İşte meselenin sonu. Bana gelince, Daniel, düşüncelerim beni çok rahatsız etti ve yüzüm değişti; ama meseleyi yüreğimde sakladım.”


Ben Daniel, bitkin düştüm ve günlerce hasta kaldım. Sonra kalktım ve kralın işini yaptım. Görüme şaştım, ama kimse anlamadı.


Bir kentte boru çalınır da Halk korkmaz mı? Bir kentin başına kötülük gelir de Yahve onu yapmamış olur mu?


Ülkenizde size baskı yapan düşmana karşı savaşa gittiğinizde, boruları yüksek sesle çalacaksınız. O zaman Tanrınız Yahve'nin önünde anılacak ve düşmanlarınızdan kurtulacaksınız."


Kardeşler, yüreğimin arzusu ve İsrael için Tanrı'ya duam onların kurtuluşları içindir.


Çünkü boru belirsiz bir ses çıkarsaydı, savaşa kim hazırlanırdı?


Sevgili çocuklarım, Mesih sizde biçimleninceye dek sizin için yeniden doğum sancıları çekiyorum.


Kişon Nehri, o eski nehir, Kişon Nehri onları süpürüp attı. Ey ruhum, üzerlerine güçle yürü.


Síguenos en:

Anuncios


Anuncios


¡Síguenos en WhatsApp! Síguenos