Öyle ki, ‘Hep baksınlar ama görmesinler, Hep işitsinler ama anlamasınlar. Aksi halde tövbe edip bağışlanırlar.’ ”
Matta 13:15 - Temel Türkçe Tercüme Çünkü bu halkın yüreği duygusuz oldu. Kulakları zor işitiyor. Gözlerini kapadılar. Öyle olmasaydı, onların gözleri görür, kulakları işitir, yürekleri anlardı. Bana dönerlerdi, ben de onlara şifa verirdim.’ Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001 2008 Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’ Turkish Bible Old Translation 1941 Çünkü bu kavmın yüreği kalınlaştı, Ve kulakları ile ağır işittiler, Gözlerini de kapadılar; Olmıya ki, gözlerile seçeler, Ve kulakları ile işiteler, Yüreklerile de anlıyalar, Ve tekrar döneler de, Ben onlara şifa vereyim,” diyen peygamberliği yerine geliyor. Кирил харфлерийле Тюркче Кутсал Китап Чюнкю бу халкън йюреи дуйгусузлаштъ, Кулакларъ аърлаштъ. Гьозлерини кападълар. Ьойле ки, гьозлери гьормесин, Кулакларъ дуймасън, йюреклери анламасън Ве бана дьонмесинлер. Дьонселерди, онларъ ийилештирирдим.‘ Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, Yürekleri anlamasın ve bana dönmesinler. Ben de kendilerini iyileştirmeyeyim.’ Inğil Mettanyn tahriri üzre 1883 Zira bu kawmyn kalbi galiz olup, kulaklari‐le agyrğe išidyrler, we gözlerini dachi kapadiler, olmaja ky gözleri‐le görüp, we kulaklari‐le išiderek, kalben fehm ile rüğu edeler, ben dachi onlara šifa werejym,« dejü Išajanyn wahi ile bujurdygi itmam olunmyš dyr. Yorumsuz Türkçe Çeviri (YTC) Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları işitmekte ağırlaştı, Gözlerini de kapadılar. Belki de gözleri ile fark ederler, kulakları ile duyarlar, Yürekleri ile anlarlar da tekrar dönerler, Ben de onlara şifa verirdim, |
Öyle ki, ‘Hep baksınlar ama görmesinler, Hep işitsinler ama anlamasınlar. Aksi halde tövbe edip bağışlanırlar.’ ”
Şöyle dedi: “Keşke sen bugün sana barış getiren yolu bilseydin. Ama o şimdi senin gözlerinden saklıdır.
Çünkü bu halkın yüreği duygusuz oldu. Kulakları zor işitiyor. Gözlerini kapadılar. Öyle olmasaydı, onların gözleri görür, kulakları işitir, yürekleri anlardı. Bana dönerlerdi, ben de onlara şifa verirdim.’
Bunun üzerine var güçleriyle bağırdılar, kulaklarını tıkayıp hep birlikte İstefanosʼa saldırdılar.
Bu konuda size söyleyecek sözümüz çok. Ama kulaklarınız uyuştuğu için konunun açıklanması zor.
Şehrin anayolunun ortasından akıyordu. Irmağın her iki tarafında yaşam ağacı duruyordu. Ağaç yılda on iki defa meyve veriyor, her ay meyve üretiyordu. Ağacın yaprakları ise milletlerin şifası içindi.